AKP iktidarında tarikatlar ve cemaatler gücüne güç, servetine servet katmaya devam ediyor. İsmailağa ve Menzil cemaatleri, yakın zamanda liderlerini kaybetmişlerdi. Söz konusu cemaatlerin liderlerinin Kanal İstanbul projesinin yapılacağı güzergahta arazilerinin olduğu ortaya çıktı.
12 Temmuz 2023 tarihinde ölen Menzil cemaatinin lideri Abdülbaki Elhüseyni'nin 5 oğlundan biri olan ve şimdilerde şeyhlik iddiasında bulunarak diğer kardeşleriyle iktidar kavgasına girişen Muhammed Saki Elhüseyni’nin Kanal İstanbul'a sıfır bir noktada 32 bin 333 metrekarelik bir arazinin sahibi olduğu gün yüzüne çıktı.
Sazlıdere Barajı'nın çıkışında yer alan Dursunköy Mahallesi’nde bulunan arazi, Kanal İstanbul projesinin hayata geçirilmesi durumunda adeta bir köşk arazisi haline gelecek ve değeri oldukça artacak.
Yakın zamanda liderlerini kaybeden bir diğer cemaat ise İsmailağa oldu. İsmailağa cemaatinin kurucu lideri Mahmut Ustaosmanoğlu, 23 Haziran 2022 tarihinde öldü. Ustaosmanoğlu'nun oğlu Abdullah Ustaosmanoğlu'nun da, Kanal İstanbul hattına sıfır bir arazisi bulunuyor. Osmanoğlu’nun sahibi olduğu arazi, Sazlıdere Barajı'nın doğusunda, Kanal İstanbul'a oldukça yakın bir bölgede yer alıyor ve 12 bin 894 metrekareden oluşuyor.
CÜBBELİ AHMET'İN DE ARSALARI VAR
Mahmut Ustaosmanoğlu'nun ölümünün sonrasında sırayla tarikatın başına geçen Hasan Kılıç ve devamında Fikri Doğan'ı şeyh olarak kabul etmeyen Cübbeli Ahmet lakaplı Ahmet Mahmut Ünlü, geçen haftalarda İsmailağa cemaatinden kovulmuştu.
Resmi kayıtlarda kendi üzerinde bir mal varlığı olmayan Cübbeli Ahmet’in Kanal İstanbul güzergahına çok yakın iki farklı bölgede eşinin üzerine kayıtlı arazileri bulunuyor.
Büşra Mihrimah Ünlü, Yassıören Köyü mevkiinde 12 bin 498 metrekarelik bir araziye ve yine Kanal İstanbul güzergahının hemen yakınında bulunan Hacımaşlı Köyü mevkiinde de 3 bin 700 metrekarelik bir araziye sahip.
FARKLI TARİKATLARIN DA ARAZİLERİ MEVCUT
Birçok emlak sitesinde, bölgede yer alan araziler "Kanal İstanbul manzaralı" başlığı ile fahiş fiyatlardan satışa koyuluyor. Arazilerin büyük bölümünü, Körfez ülkelerinin vatandaşları satın alırken, Türkiye'nin en büyük cemaatlerine mensup isimlerin de kendileri ve aileleri adına kayıtlı çok sayıda arazisi olduğu biliniyor.
