Irak'ta bir Sivil Mareşal daha; Abadi

Bizim akademisyenlerin dediği çıktı. Örneğin Doç. Dr. Kasım Han "Biraz bekleyelim. Musul harekatı başlayınca IŞİD mecburen kuvvetlerini bölecektir" demişti. Öngörüsünden de fazlası gerçekleşti. Dabık'ı tamamen boşalttı. Hani "Kıyamet savaşı burada verilecek" dedikleri yer. Destek verdiğimiz Özgür Suriye Ordusu rahatça içeri girdi.

Öte yandan Musul'a beklenen saldırı başlatıldı. Türkiye'yi operasyona almadılar. Ancak eğittiğimiz "Ninova Gönüllüleri" olaya dahil edildi. YPG, PYD ya da adına ne derseniz deyin PKK uzantıları kenarda bırakıldı. Yine de bu konuda tedbirli olmakta yarar var. ABD'nin himayesindeki teröristleri bir yerlerde görürsek şaşırmayacağım. Sınırlarımız içindeki sabotaj ve saldırılarına devam edecekleri ise kesin. Demek ki tedbirli olmakta yarar var.

Dublör Başbakan

Saatler 01.40'ı gösterirken tüm dünya televizyonları -bizimkiler dahil- ortak yayına geçtiler. Saddam Hüseyin'den sonra Irak'ın yetiştirdiği ikinci Sivil Mareşal Haydar el Abadi zafer nutukları attı. Başbakanı, yanına alıp poz verdiği generallerle birlikte pentatlon sahasına sürseniz kimse sağ çıkmaz. Hepsi şambrel gibiler. Kaldı ki savaş startı veriyorlar, komutanlarının tamamı cephede yok. "Hatıra fotoğrafı" çektirdiklerinde hepsinin "kırmızı balık" olduğu fark ediliyor. Ana komuta Pentagon'da. Bölgedeki uygulama merkezi Kuveyt'te. Harekat'ın pişiricisi Mc. Gurk. O da bu sıra isim değiştirmiş PKK'lılara "Bekleyin" sinyali veriyor. Savunma Bakanı Carter'ın verdiği talimatı uygulamakla meşgul.

Sonuç ne olur?

"Yamalı bohça" koalisyon ağır kayıplar vererek de olsa, Musul'u mutlaka temizleyecekler. Barzani'nin peşmergeleri en öne sürüldü. Saddam'ın İran'la yaptığı savaşta Türkmenleri kırdırmasının bire bir kopyası. Dikkat edin, Şii milislere verilen görev sadece "propaganda filmi çevirmek".

Yaklaşık bir asır önce imzalanan ve Osmanlı topraklarını Sykes-Picot Antlaşması'yla yeniden ayarlama tezgahı ellerinde patlayacak. ABD'nin üçkağıdını tüm dünya öğrendi. Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğü mutlaka korunacaktır. Kaldı ki ne Türkiye'den ne İran'dan bir karış toprak koparamayacaklar. Uzun uğraşlar sonucu Rakka'nın güneyine atılabilir. Buradaki savaş da en az 30 yıl devam eder. Tıpkı geçmişte Avrupa'da yaşanan mezhep muharebeleri gibi.

NTV önde

Gelelim televizyonlarımızın habercilik refleksine. Eleştiride önceliği TRT'ye vereceğim. Devletinkiler dahil her türlü imkana sahipler. Neden bu kadar ağır kalıp, geriden geliyorlar? İnsanın aklına haber metninin önceden sorumlu bakana mı okunduğu geliyor. Tüm ekranlar arasında logosunu kızartan NTV ön plana çıktı. Ahmet Yeşiltepe ve Mete Çubukçu gecenin geç saatinde atlayıp gelmişlerdi. Aynı şekilde Haber Merkezi de tam not aldı. Cephede ise Göktan Bedük yıldızlaştı. "Atarken mangalda kül bırakmayan" CNNTÜRK için ancak "fena değildiler" diyebiliyorum.

Tehlikeler

Dileğim Musul'daki sivillerin "kalkan olarak kullanılmaması". Diğer tehlike Musul Barajı'nın patlatılması. Bir milyonun üstünde insanın yaşadığı kentte kaçacakların hedefinde Türkiye var. Bu tehlikeyi ilk fark eden Erbil yönetimi oldu. "Bizim onları besleyecek gücümüz yok" feryadına başladılar. Halen 3 milyon mülteciyi besleyen ülkemizin tahammül sınırları patlamak üzere. AB ülkeleri verdikleri sözü yerine getirmeyerek yüzsüzce seyrediyorlar. Tüm olumsuzluklara rağmen AFAD ve Türk Kızılayı'nın tedbirlerini görmekteyiz. Bu kurumların başındakileri tebrik etmeyi borç biliyorum. Nobel Ödülü beklentisi olmaksızın çabalıyorlar.

***

ÖZEL NOT: Kapımızda kıyamet kopuyor. Bu durum uzun süreli olacak. İzlenme paylarına bakınca üzülmemek elde değil. Ratinglerde diziler ve evlendirme programları hâlâ zirvede. Bu vurdumduymazlığı nasıl izah edebiliriz?

Yazarın Diğer Yazıları