İndirim derken bindirim sürüyor...

Şairin dediği gibi "Bu ülke için neler yaptık... Kimimiz sadece nutuk attık". Önce BİM'e sonra A 101'e girdim. Bazı etiketleri görünce şaşırdım. BİM'deki iki litrelik Sırma marka zeytinyağı 32,95'e fırlamıştı. Aynı özellikte olan ve A 101'de satılan ZEO'da da benzer fiyatı gördüm. Her ikisinde de üç lira zam uygun görülmüştü. Bu iki zincir market zaten yıllardır ayarlamaları! müşterek yapıyor. Sütten bulgura kadar ortak karar alıyorlar.

Unutmadan benim için özel önem taşıyan peynire de gelmek istiyorum. Yine BİM'de Peysan'ın Edirne peyniri de uçanlara katılmıştı. Diğer süt ürünleri de farklı değildi..

Şimdi kendini yetkili ve etkili sananlara sormak istiyorum, "Sizin emirlerinizi sallayan var mı?" Baktım bu kervana katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu talimat yağdıran son bakan oldu. Hadi öyleyse alenen yazdım. Şimdi ne yapılacak merakla bekliyorum. Ortada inen hiçbir şey yokken zam yağmuru devam ediyor.

Başka üzüntü

Yörsan'ın konkordato isteğini öğrenince gerçekten canım sıkıldı. Bu süt ürünlerine dayalı mükemmel tesisin Susurluk'taki açılışını unutmam mümkün değil. O dönemin kaymakamı Hüseyin Poroy'du. Bu güzel olay sonrası tanışmıştık. Daha sonra pek çok yerde görev yaptı. İstanbul vali yardımcılığı, Amasya ve Çorum valilikleri gibi. Son olarak Yargıtay Genel Sekreterliği görevinde bulundu. İyi Fenerbahçeli dostum Poroy'a da geçmiş olsun dileklerimi yolluyorum. Yörsan'ın böylesi bir sona gelmesinden benden fazla üzüldüğüne şüphem yok.

Şimdi Migros'ta cam şişelerde satılan Susurluk ayranını kim veya kimler üretecek? Aynı şekilde yoğurtlarını ve peynir çeşitlerini.

***

45 yıl önce

Tuzla Piyade Okulu'nda askerlik eğitimimi tamamladım. Kurada çektiğim birlik 122. Seyyar Jandarma Alayı. Yani Gaziantep. Yakın zamanda kaybettiğimiz Albay Tahir Alkan'ın komutasına girdik. Beklediğim ara tayin gelene kadar, bana verilen görev istihbarat subaylığı idi. Bu yüzden orada kaldığım sürede, dolaşmadığım Gaziantep ilçeleri hatta köyleri kalmadı.

Bu haftaki Orhan Ayhan'la programında 1973 yılı anılarım tazelendi. Sürenin tamamı 2. Rumkale Su Sporları Festivali'ne ayrılmıştı. Öncelikle çekimlere hayran kaldığımı söylemeliyim. TRT'nin Adana bürosundan gelen kameraman Bülent Serim'in görüntüleri muhteşemdi.

Herkes oradaydı

Festivalin en tepesindeki isim Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin'le başlandı. En önemli vaadi Fırat'ın bu bölgesinde mutlaka "Sualtı Arkeoloji Müzesi" yapacağı idi. Beş önemli medeniyetten kalanlarla böylesi bir müze belki de Bodrum'dakinden daha fazla ilgi çekecektir.

Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu oradaydı. Tıpkı Oğuzeli'nin Başkanı Mehmet Sait Kılıç, Yavuzeli başkan vekili ve Araban Kaymakamı Emin Bağlı gibi. Gaziantep Üniversitesi Rektörü Ali Gür de şenliğe iştirak edenlerdendi.

Ayhan büyüğüm, tarihçi A. Mıhçıoğlu ve mihmandarlığını yapan Özlem hanımı da onore etmeyi unutmamıştı. Az daha önemli isimlerden Bilal Porsun'u yazmayı unutuyordum. Türk Spor Vakfı başkan vekili, kısa cümlelerle ama dikkat çeken konulara değindi.

Ekranda gözükenler arasında en fazla ilgimi çeken madalya törenindeki bir sporcu oldu. Kamerayı fark edince, ellerini kaldırıp "kartal işareti" yaptı. Gerisini siz anlayın. Bir teşekkür de benden Orhan Ayhan'a; "45 yıl öncesine götürdüğü için."

***

Emeklilikte yaşa takılanlar

Bugünlerde en fazla mesajı gün sayısını doldurup primlerini fazlasıyla ödeyenlerden alıyorum. En kısa yazıyı yollayan İlyas Yel'i sözcüleri seçtim:

"Emeklilikte yaşa takılanlar için Yeniçağ'da yazdıklarınızı okudum. Çok memnun kaldım. Meseleyi çok iyi aktarmışsınız. İzlenmesi gereken yolu da iyi tespit etmişsiniz. Ben de bir EYT mağduru olarak kaleminize sağlık diyorum. Desteğinizin devamını diliyorum".

***

Neymiş?

Önce haberi hatırlayalım... 19 Temmuz'daki Vatan Spor'un manşetinde, Ersun Yanal'ın ağzından şu haber vardı:

"2000-2001 sezonundaki G. Saray-A.Gücü maçından sonra bir taksi şoförü takımın malzemecisine -Bunu size F. Bahçeli yönetici .. yolladı- diyerek bir çanta bıraktı. Biz maçı 2-1 kazandığımız için F.Bahçe şampiyonluk yolunda büyük avantaj sağlamıştı. Çantayı açtık, içinden tam 300 bin dolar teşvik primi çıktı. Bu parayı oyunculara ve kulüp çalışanlarına eşit bir biçimde dağıttım". (Tayfun Bayındır, Vatan, 24.07.2006)

Pandispanya gazetesinden aldığım bu hatırlatma için yorumu sizlere bırakıyorum.

...

GÜNÜN SÖZÜ

Ne gariptir bazıları, gerçeği hakaret sayarlar. Tevfik Fikret

Yazarın Diğer Yazıları