Hükümet ve gölge kabine
Türkiye “Tek adamlı yönetim”de. Bunun son yasal olayı tamamlanmak üzere. Peki, hükümet ve Ak Parti’deki paralel görevler fark edilmiyor mu? Ekranları izlemekle bile somut örnekler görmekteyiz. Bir tarafta hükümetin, diğer tarafta Ak Parti’nin sözcüsü var. Bekir Bozdağ ile Mahir Ünal aynı görevdeler. Medyanın karşısına çıkıp söyledikleri karbon kopya. Böylesi vazifelendirmeleri say sayabildiğin kadar.
Ne Oluyor’da Şirin Payzın’ın karşısında Ak Parti’nin Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ı görünce aynı şeyleri hatırladım. Kendisi kabinede olduğu yıllarda “Ben Zaza olan tek bakanım” deyişiyle ünlenmişti. Anlayacağınız hem hükümet, hem gölge kabine mevcut. Bir yerde aynı takımın yedek kulübesini hatırlatıyorlar. Merak ettiğim bu uygulamanın daha ne kadar sürdürüleceği.
***
Fetö’den iki karar
Satır aralarında geçiştirilen bir habere dikkatinizi çekmek istiyorum. Uzun süre TRT Haber Dairesi’ni yöneten Ahmet Böken 9 ay 9 gün hapse mahkûm edildi. Gerekçe “FETÖ üyeliği”. Böke’nin Samanyolu Grubu’ndan transfer edildiğini biliyoruz. TRT’ye geldikten sonra yaptığı kadrolaşmayı unutmuyoruz. Zaten, 15 Temmuz sonrası işlerinden atılanların başında bunlar yer aldı. Çoğu da tutuklandı.
Peki TRT’nin haberlerini bu zata teslim edenlere bir şey yok mu? Hatta ortalara dökülüp “çok iyi transfer yaptık” böbürlenmelerinde bulunanlar ne oldu? Fetullah Gülen’in beyin takımından birine 9 yıl 9 ay hapis verilirken, Nazlı Ilıcak’a müebbedi uygun görenler bir kez daha düşünmeli. 74 yaşındaki bir ninenin ne yaptığını hâlâ çözebilmiş değilim. Vicdan ölçülerime göre Nazlı Hanım’ın cezası 9 ay 9 gün olmalıydı. Hatta beraat etmeliydi. Kimse kusura bakmasın, bu kişisel kanaatim...
***
Sizden gelenler
FRANSA’DAN MERHABA: Eski bir okurum, Şadan Kun bir tesadüf sonucu Yeniçağ’a ve bana rastlıyor. “Sonrasında tüm eski yazılarımı da okuduğunu” ifade ediyor. Uzun övgüler için teşekkür ediyorum.
Fransa’da yaşayan Kun “Beşiktaş’ın Avrupa’daki maçlarını izliyorum ama İstanbul’da mümkün değil” diyor. Oğlumla Beşiktaş-Bayern Münih maçını seyredebilmek için her kanalı zorladım, mümkün olmadı diye yakınıyor. Karşısına çıkan engel ilginç “Passolig’inin olmaması”. “Buna sebep olanların tümünü öpüyorum” diyerek konuyu noktalıyor.
...
DEVAM: Levent Gülmez’in elime geç ulaşan şikayeti kendisi gibi Beşiktaşlı ama alkollü iki kişiden Sabiha Gökçen-Ankara seferini yapan Pegasus’a ait PC 2684 sefer sayılı uçaktaki iki “geç ergen”i kınıyor:
“Beşiktaş forması kutsaldır, nasip olmaz herkese. Taşıyamayacaksan derinle -formasız- çık sefere. havada, denizde, karada ve her yerde Efendi Beşiktaş. Rahatsız etme, RAHATSIZ ETTİRME”.
...
NUR GÜRKAN: Futbolumuzdaki bir türlü önem verilmeyen “alt yapıdan yetiştirme” sorununa değinmekte; “A Millî takımımızın İrlanda galibiyetinde nutuk atanlar, U-21’lerin İsveç mağlubiyetinde sessiz kalmayı tercih ettiler. Bu takımın son teknik direktörü Alpay Özalan’ın futbol anlayışı ve çalıştırıcı karakteri yeterli mi? Bunu düşünen yok.”
...
H. SANCAR KARACA’nın nazik mesajına minnettarım. Açıklaması yeterli ve güzel. SEÇMEN 65’in ne adını ne yaşadığı ilçeyi öğrenebildim. “Fakirim, açım ama oy vermeye devam ederim” şeklindeki yorumunu sevdim. Maalesef memleket gerçeği bu.
N. ÖZTÜRK, toptan devredilen gruptaki bir yazarın yeni U dönüşünü vurguluyor. Kendisinin de yakaladığı gibi bu zatı muhterem “hergele olmakla” ünlü.
TÜRKİYE’NİN SESİ OLDU... Artık önemli bir uluslararası kanalımız var. TRT World iki yıldır yayıncılıkta önemli mesafe aldı. Sadece habercilikte kalmadılar. Önemli projelere imza atmayı sürdürüyorlar. Daha önce yayınlanıp ödül alan Cerablus ve Organ Mafyası belgeselleri epey ses getirdi. Şimdi de altı bölümlük PKK Araştırması -Hidden Threat PKK- yayına sokuldu. Bu belgeselde örgütün kirli ilişkileri, Avrupa yapılanması ve yasa dışı faaliyetleri anlatılıyor. Kaçıranlar TRT World’un sitesinden izleyebilirler. Bu arada ekranın başarılı yöneticisi Fatih Er’i kutlamayı unutmuyorum.
...
A.İHSAN başta pek çok okurumuzun şikayetlerini gerekli yerlere ilettim. Sağ olsunlar. Yetkin Uymaz’ın “Fırat’tan Hamidiye”ye başlıklı yazımla ilgili değerlendirmesi gerçekçi. Konuyu getirip Orta Doğu’nun celladı İngilizlere bağlaması güzel.
...
HOLOĞLU’NUN VEDASI: Yerel yönetimlerde basın danışmanlığının duayen ismi Mustafa Holoğlu son görevi Bahçelievler Belediyesi’nden ayrıldı. 1977 yılından bu yana aynı dalda çalışan arkadaşımız Basın Danışmanları Platformu’nun Onursal Başkanlığını sürdürüyor. Bundan sonraki yaşamında mutluluklar diliyorum. Veda mesajında söz ettiği gibi “Gün ola harman ola” diyorum.