Gülen'in elindeki nüfus kütükleri!
Televizyon kanallarında FETÖ ile ilgili çocukluklarından beri bu çatı altında bulunmuş itirafçılar konuşturuluyor!
Ben itirafçılara her zaman şüphe ile bakarım. İtiraf adı altında ters operasyon yapmaları mümkündür. Bu çekinceyi koyduktan sonra devam edelim..
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Bodrum'daki söyleşide FETÖ'yü anlatırken "Bugün dünya nasıl yönetiliyor biliyor musunuz? Kişilere ait personel bilgileri üzerinden yönetiliyor. Ana silâh bu. Üretmek ya da kontrol etmek istediğiniz kişilere ilişkin, kişisel istihbarat, en büyük silâhtır. Dünya bunun üzerinde duruyor. Kişisel istihbarat çok önemli.. Gülen cemaatinin ana silâhı nedir biliyor musunuz? Kişisel istihbarat. Ana silâhlarından bir tanesi bu. Bu çok büyük bir yapılanma, çok büyük bir istihbarat yapılanmasına dayanıyor. Bu konuyu çok büyük bir silâh olarak kullandı, kullanmaya da devam ediyor. Düşünce ve duyguyu sentez yapabiliyorsanız topluluğu arkanızdan götürmeniz, ölüme götürmeniz bile çok kolay" dedi.
***
24 Ocak 2006 tarihinde, "Hrant Dink cinayetinde çok önemli iddialar"ı şöyle incelemiştim:
Gazeteci Hrant Dink, Sabiha Gökçen'in Ermeni asıllı olduğuna dair iddiayı seslendirmesinden sonra öldürtüldü. Ölümünden hemen sonra yapılan aramada bilgisayarının hard diskinin yerinde olmadığı anlaşıldı.
Almanya'da Türklerin düzenlediği bir toplantıda Prof. Dr. Hasan Köni, "Ermeni meselesi" başlıklı bir konuşma yapmış ve şöyle demişti:
"Tehcir sırasında, yerinden olmamak için 'convert' olan yani Müslümanlığa dönen Ermeniler de var. Bunların kim olduğunu bilemiyoruz. Sayıları 300-400 bin kişi. Ayrıca dönmüş Museviler ve dönmüş Rumlar da var. Bunları maalesef Türkiye Cumhuriyeti kendi vatandaşlarını rahatsız etmemek için açıklamıyor. Belki de devletin içinde de yüksek rütbeye gelmiş Ermeni kökenli dönmüş insanlarımız var."
Yaşar Canca da şu bilgiyi vermişti:
"Hrant Dink, bir Ermenistan gezisinde oradaki muhataplarına 'Siz 1.5 milyon kişiden bahsediyorsunuz. Oysa ayni dönemde yaklaşık 500 bin Ermeni, din değiştirip Türk olmuştu. Bunları neden dikkate almıyorsunuz?' diye sordu. Muhatabı da 'Bu konunun gündeme gelmesi, davamıza zarar verir' cevabını verdi."
Bu bilgilerden sonra Hrant Dink'in dönme Ermenilerle ilgili çalışmaları sebebiyle devlet içindeki dönmeler tarafından öldürtüldüğü şüphesi ortaya çıkmıştı.
Peki kimin Ermeni dönmesi, kimin Rum dönmesi olduğunu kim biliyordu?
***
Cemaatten bir süre önce ayrıldığını beyan ederek Fethullah Gülen'in ilişkilerini ve eylemlerini anlatan Hüseyin Gülerce, CNN Türk'te Didem Arslan Yılmaz'ın programında "Gülen'in 15 yıldır ABD'de bulunduğu için oranın istihbarat birimlerinden destek aldığını düşünüyorum. ABD ondan ne istiyorsa yerine getiriyor" gibi açıklamalardan sonra "Kendisine Türkiye'nin bütün nüfus kütükleri gitmiş. O da bana onları gösterdi. Ünlü isimleri göstererek kimisinin Rum olduğunu, kimisinin Ermeni olduğunu gösteriyor. Türkiye'de bilinen bütün herkesin nüfus kütükleri eline gitmiş" dedi.
Hüseyin Gülerce, 17 Mart 2005 tarihli Zaman'da yayınlanan "Misyonerlik ve nüfus kütükleri" başlıklı yazısında ise "Misyonerlik faaliyetlerini bahane ederek ve aslında din-diyanetle de pek ilgisi olmayan ulusalcı çevrelerin, dinlerarası diyaloğa, bu diyaloglara öncülük edenlere, hükümete ve AB üyeliğine karşı bir hareket başlatmış olmaları"ndan şikâyet ettikten sonra "Sırf bu millete kötülük yapmak, aramıza nifak sokmak için kendisini gizlemek maksadıyla nüfus kütüğüyle oynayanların olabileceğini de unutmamak lâzım.. Bu yola başvurarak ülkenin kilit noktalarına kadar gelenlerin, en hayati damarlarımızda dolaşanlar olup olmadığını da devlet gibi bir devletin araştırıp bilmesi lazım" demişti..
İlgilenenlerin bilgilerine sunulur!