Gerekçe güvenlik
Yeni yıl kutlamaları hemen her ülkede yapılıyor; Hristiyan Dünyası bu kutlamaya Noel'de başlıyor, değişik etkinliklerle 31 Aralık gecesine kadar sürdürüyor.
Yılbaşı eğlencesi bizde de moda haline geldi...
İnsan aptal mahlûk değil ama ömründen bir yıl daha azalırken üzüleceğine eğleniyor...
Bu akıllı işi mi...
Eskiden yeni yıl evlerde karşılanırdı. Yemekler yenir, şarkılar söylenir, tombala gibi masum -bugün değil, çünkü kumar haline getirdiler- oyunlar oynanırdı. Bazı evlerde kukla, özellikle de Karagöz-Hacivat perdesi bile kurulurdu...
Büyük amcamızın Horhor'daki konağında Karagöz ile Hacivatı zevkle izlediğimi hatırlarım.
Nerede o eski ev hali, kalmadı ki...
Ahali artık içki şişesini kaptığı gibi sokağa dökülüyor, meydanlarda toplanıp edepsizlik düzeyinde kutlama (!) yapıyor... Geçen yıl başlarında, haddini bilmezlerin nasıl etrafa ve kadınlara saldırdıklarına tanık olduk. Sivil polisler saldırgan toplamaktan yoruldu...
Sokaklarda, meydanlarda eğlence adı altında azanlar, müdahale edildiğinde başka ülkeleri örnek gösteriyorlar. Acayip bir savunma, onları taklit etmek marifet mi, akıllı insan kötüyü örnek alır mı...
* * *
İstanbul'da valilik Taksim, Beyoğlu, Nişantaşı, Beşiktaş ve Şişli gibi semtlerdeki sokakların ve meydanların kutlama alanı haline getirilmesini yasakladı. Kadıköy, Bostancı, Bağdat Caddesi, Kalamış ve Fenerbahçe'de de kutlamalar meydanlarda ve sokaklarda yapılamayacak...
Valilik bu kararın yurttaşların can ve mal güvenliğini sağlamak için alındığını açıkladı. Ankara ve İzmir dahil birçok kentimizde aynı karar alındı...
* * *
Erken olacak ama olsun, bu vesileyle ben de yeni yılın ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini diliyor, değerli okurlarımın da yeni yılını kutluyorum.
Hayatımıza kese kağıdı girsin
Dikkatimi çeken bir haberden bahsetmek istiyorum; havacılıkta hemen her ülke tarafından tercih edilen uçak yapımcısı Airbus firması yeni model uçak üretiminde hayli ilerlemiş...
Nereden biliyorsun diyebilirsiniz; Havacılık konusunda uzman olan meslektaşımız Uğur Cebeci'nin yazılarını okusaydınız bu konudaki yeni çalışmalardan haberdar olurdunuz... Cebeci son yazısında Airbus tarafından üretilen Beluga adındaki yeni bir uçak tipini anlatıyordu.
Çocuk yaşlarımda herkese sormayı sevdiğim iki sorudan biri de, demir yığını gibi gördüğüm uçakların -o zaman tayyare deniyordu- nasıl havalanıp uçtuğuna ilişkindi. Kimseden doğru dürüst bir cevap alamadığımı da hatırlıyorum...
İkinci sorum da hep "Peki demir yığını gemiler nasıl oluyor da yüzüyor, neden batmıyorlar" olurdu.
Bu soruya da cevap veren çıkmazdı...
Rahmetli Kâmuran amcam fizik, kimya matematik konularında dehaydı, Heybeliada Deniz Okulu'nda öğretmendi. Onun anlattıklarını da benim kafam almazdı. Omuzlarımı silker, "Aman be, tayyarelerden ve gemilerden bana ne" diyerek aklımın ermediği bu iki konuda ona buna soru sormamın netice getirmediğini görünce ağzımı açmaktan vazgeçerdim.
* * *
Beluga bir balina tipi, Airbus yeni uçağını balinaya benzetmiş...
Talep edecek havacılık şirketleri için hızlı imalat yapılacakmış...
Bu uçak, kendi ağırlığı dışında tam 52 ton yük taşıyabiliyormuş. İnsanlık, kendi ağırlığı da dahil bu kadar ağırlık taşıyabilen bir hava aracını yapabilirken biz hâlâ "Pazardan alacaklarımızı taşıyamaz" diyerek kese kâğıdına dönmüyor, ekolojik dengeyi bozan plastik poşetleri hayatımızdan çıkarıp atamıyoruz...
* * *
Beluga'dan utanırsak belki o zaman, plastik poşetin yerine hayatımıza kese kâğıdı girer!
Savcılarımızı tebrik edelim
Artık rezalet mi dersiniz, ihanet mi bilemiyorum, ben vahşet diyorum...
Hainler, gerçek fetocu elemanları saklamak amacıyla 12 bine yakın yurttaşın telefonunu ByLock IP'sine yönlendirmiş...
Kimsenin olan bitenden haberi yok...
Masum insanlar da bu suretle cemaatçi gösterilmiş...
Dediğim gibi bu yolu seçmelerinin temel nedeni hainleri polisin ve yargının dikkatinden gizlemek, bu amaçla adeta telefon labirenti oluşturmuşlar.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı hainlerin oyununu bozdu ve durumu aydınlığa kavuşturdu...
Şimdi savcılarımız, mağdur yurttaşları tespite çalışıyor...
Tutuklu olanlar serbest bırakılacak, arananların peşine düşülmeyecek, gözaltında olanlar da salıverilecek...
* * *
Feto adındaki hainle peşine takılan sürünün ülkemizin ve milletimizin aleyhine her densizliği tezgahladığı, hainleri saklama amaçlı telefon oyunuyla bir kez daha ortaya çıktı...
Gizlenenlerin ya da firarda olanların rahat durmayacakları anlaşılıyor. Daha başka ne hainlikler düşündüklerini müstahaklarını verecek olan Allah bilir...
Uyarı çok acıttı
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün son iki KHK'ya dönük eleştirisine AKP'den tepki geldi. Sapı silik AKP'lilerin tepkisi, Gül'ün iyi niyetle yaptığı uyarıyı daha da haklı kıldı.
"696 sayılı KHK'nın yazımındaki hukuk diliyle bağdaşmayan muğlaklık, hukuk devleti anlayışı açısından kaygı vericidir" uyarısı demek ki beyleri çok acıttı. Bu tepkiler onu göstermiyor mu!