BİR LİRALIK metal paranın üzerinden Atatürk'ün resminı kaldırıp neden 15 Temmuz direnişini simgeleyen figürü koyduklarını sorduğumu hatırlayacaksınız. O günden bugüne kimse cevap vermedi, açıklama yapmadı...
Hatta eşim, beyhude bekliyorsun, cevap vermezler demiş, haklı çıkmıştı...
Önceki gün Bakan Mehmet Şimşek aynı konuyu soran Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm'e Başbakan adına yazılı cevap verdi...
Hemen açıklıyorum, şu anda piyasada toplam 1 milyar 468 milyon 707 bin 512 adet 1 TL bulunmaktadır.
Tedavüldeki bu paranın 70 milyonu 15 Temmuz figürü taşıyor...
1 milyon adedi ise Sayıştay hatırası için bastırılmış...
Şimdi dikkat buyurun; bu miktarın içinde yer alan 1 milyon adet metal lira ise fetöcü çete tarafından düzenlenen Türkçe Olimpiyatı figürü taşıyor...
Buna karar verenin ve uygulayanın cesaretine bakın...
* * *
Başbakan adına yapılan açıklamaya dönüyorum...
Feto ile bağlantılı bu etkinliğin simgesini taşıyan paralar tedavülden kaldırılmış değil...
Biri de çıkıp kaldırılması için girişimde bulunmuyor; o nedenle hemen herkesin cebinde bir adet feto olabilir...
Üzerinden 1 dolar çıkanı fetocu diye yakalıyorduk, bugün cebinde fetö simgeli 1 lirası olana bir şey yapamıyoruz. Çünkü, feto simgeli lirayı cebimize sokan iblis değil, iktidar!
Hayret verici bir durum!
* * *
Eblehlik böyle olur işte...
Çete mensuplarını toplayıp yargılıyoruz ama bir yandan da Pensilvanya'yı ini haline getiren haini Amerika'nın elinden alamıyoruz...
Nerede kaldı yedi düvele meydan okumamızı sağlayan gücümüz ve aklımız...
* * *
İktidar ne yaptığının farkında değil...
Ne yapması gerektiğini de bilmiyor...
Görüyorsunuz, yüz kızartıcı tutumunu da umursamıyor...
Yargılananlar arasında yok
BİR ara Samsun Valisiydi, merkeze alındı. Daha önce de TRT Genel Müdürüydü, istifa ettirilmişti...
Kurumu çiftliğe çevirince istifaya zorlandı, direnecek hali kalmamıştı, çekti gitti...
TRT onun yüzünde neredeyse cemaatin ağzı olacaktı; kapatılan fetöcu kanal Samanyolu'nda çalışan ne kadar cemaaatçi varsa hepsini büyük paralarla TRT'ye aldı.
Ona "Samanyolu TV'den aldığın isimlerin cemaatçi olduklarını bilmiyor muydun" diye sordular...
Yemin etti, "Bilmiyordum" dedi...
Komik herif; oysa ülkede adı geçen kanalın cemaate ait, çalışanların da cemaatçi olduğunu herkes biliyordu. Bir bilmeyen o çıktı, gülmez misiniz...
* * *
Marifetinin sadece kanalı cemaatin mekânına çevirmekten ibaret olmadığı da ortaya çıkarıldı.
Meğer AKP yandaşı bir vakfa bilâ bedel arsa da vermiş...
* * *
Halen yargılanan feto yandaşları arasında yok. İleride olur mu, yargı bilir!
Kılıçdaroğlu'ndan vurgulama
CHP LİDERİ Kemal Kılıçdaroğlu'nun yoğun gündem yüzünden kenara sıkışıp kalmış konuşmalarından alıntılar yaptım. Bakın Kemal Bey neler söylemiş:
* Sayın Cumhurbaşkanı Yunanistan'a gitti, orada Lozan tartışıldı. Sayın Erdoğan'a sormak istiyorum hangi gerekçe ile Lozan'ı tartışmaya açıyorsun, Lozan'ı tartışmaya açmadan önce üniversite diplomanı bana göster.
*Benim sınırlarımı, nasıl başka bir ülkede tartışma malzemesi yaparsın, peki işgal altındaki 18 adadan neden söz etmedin? O adalarda 5 bin Yunan askeri var. Lozan'ın 12. ve 15. maddeleri açıkça ihlal edilmiştir demedin...
*MİT, dönemin Başbakanı'nı uyardı diyorum. Tekrarlıyorum, MİT Zarrab'ın bakanlarla ilişkisi konusunda Erdoğan'ı uyardı 2013 yılında. Diyorlar ki, öyle bir rapor yok. Ben zaten rapor demiyorum, bilgilendirme notu diyorum, 3 sayfalık. Bakanlar bu devletin gizli bilgilerini üç kuruş para karşılığında Zarrab'a sattı.
* * *
Konuşmalarından dikkatimi çeken bu bir iki paragrafı dikkatinize sunayım dedim...
FİSKELER
SES sanatçısı Yılmaz Morgül ödül almak için sahneye çıktığında konukları Atatürk'ü alkışlamaya davet etmiş, hem de herkesin ayağa kalkmasını isteyerek. Yazarın biri bundan dolayı Morgül'ü eleştiriyor. Eleştirmen arkadaş, magazin dünyasından nemalanmayı marifet sayabilir ama ona sığınarak Atatürk'e sevgi ve saygı göstermeye karşı çıkamaz. Çıkarsa bedelini de öder...
* * *
ERDOĞAN, Fahrettin Paşaya hırsız diyen BAE Dışişleri Bakanı'na ağzının payını verdi. Osmanlı, kutsal emanetleri korumak için savaşırken ortalıkta Arap filan yoktu. Erdoğan "O zaman senin ecdadın neredeydi" diye seslendi. Nerede olacak, İngiliz'in ayakları altındaydı. Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı "Onlara kalsaydı kutsal emanetlerin hepsini İngilizlere vereceklerdi" der.
* * *
RABİA işareti dört parmaktan ibaret olamaz. O işaret beş parmakla ifade edilmeli, şöyle; tek devlet, tek millet, tek vatan, tek bayrak ve tek dil... Tek dil olmadıkça öteki teklerin de olmayacağını bilmemiz lâzım!
