Mahir Ünal, 64. Hükûmet'in Kültür ve Turizm Bakanıydı; Binali Yıldırım 65. Hükûmet'te Ünal'ı kabine dışında bıraktı. Yerine Nabi Avcı'yı getirdi. Ünal ise AKP'nin sözcülüğüne kaydırıldı...
Parti sözcülüğü kolay işlerden değil. Partinin çalışmalarını anlatırken, ithamları göğüslerken ve karşı partilerin sözcülerine laf yetiştirirken halka sempatik gelecek bir çehreye sahip olmak lâzım. Antipati değil, sempati yayan bir çehreye...
Bir koşul daha var, sözcülük görevine getirilmiş bir siyasetçinin iyi bir pandomim sanatçısından farkı olmamalı. Beden dilini ve yüzünü iyi kullanmalı...
* * *
Mahir Ünal, muhalefete sataşmaktan, özellikle de adalet yürüyüşünü karalamaktan ve hak aramaktan ibaret bu yürüyüşü faşist bir yürüyüş ilan etmekten kendisini bir türlü kurtaramadı...
AKP sözcüsüne göre yürüyüş faşizan bir eylemdi, Kılıçdaroğlu da faşist bir liderdi...
Ünal faşizmin ne olduğunu bilmiyor olabilir mi; sanmıyorum... Öyle olmayan bir yürüyüşü karalamasındaki amaç, milyonlarca insanımızın zihnini bulandırmak ve hem adalet yürüyüşünü, hem Kılıçdaroğlu'nu faşizmle damgalamaktı...
* * *
Faşizm nedir, faşist kime denir, şimdi ona bakalım...
Siyaset bilimci Dr. Lawrence Britt, Hitler'i ve Almanya'sını, Mussolini'yi ve İtalya'sını, Franco'yu ve İspanya'sını, Suharto'yu ve Endonezya'sını, Pinochet'yi ve Şili'sini, Tito'yu ve Yugoslavya'sını, Çavuşesku'yu ve Romanya'sını inceleyerek faşizmin 14 karakteristik özelliğini tespit etmiş...
Ona göre faşizm, özet olarak ifade edilirse her köşe bucağı ele geçirmek demektir.
Faşizmin diğer önemli işaretlerine gelince, tamamı antidemokratiktir...
Britt'e göre faşizmde insan hakları aşağılanır ve hor görülür...
Irksal ve dinsel amaçlı sokağa dökülenler, değişik duygu, düşünce ve hayat tarzına sahip liberaller, sosyalist görüşlüler, milliyetçiler ve diğer düşünce platformlarında yer alanlar hayat hakkına sahip değillerdir...
Faşizan ülkede, silahlı kuvvetler dahil her alanda tasfiyeler yapılarak bütün kurumlar kontrol altında tutulur...
Kitle haberleşme araçların -gazeteler, dergiler, televizyonlar vs- yayınları engellenir, sansür uygulanır, bunlar yargısız infaz usulüyle susturulur...
Halkın korkması sağlanır, korku devleti yaratılır...
İnsanlar, faşizmi ve faşizan uygulamayı kabullensin diye yalanlarla sürekli manipüle edilir.
Faşizm, kadına fazla hayat hakkı tanımaz...
Sistem, sanayide ve iş hayatında kendine özgür bir aristokrasi oluşturur...
Emek gücü her daim baskı altında tutulur, emekçinin hiç bir hakkı verilmez.
Hileli seçim, sistemin vazgeçilmezidir!
Devletin mekanizmaları faşist düşünce sahiplerinin ellerine bırakılır; çoğu göreve faşist liderin çevresinden seçilir...
* * *
Mahir Ünal hâlâ, Kılıçdaroğlu'nun ve "Hak, hukuk, adalet" için yürüyenlerin faşist olduğu iddiasını sürdürecek mi; kendi yakın çevresine bakmayacak mı...
Bu ısrarını sürdürürse siyasal kariyerine yazık eder...
Faşizmi bilmeyen ya da bilmezden gelen siyasetçi damgasını yediğinde de siyaseti bırakmak zorunda kalabilir...
DERKENAR
---------------------------
Faşizmi polis gücü ayakta tutmaya çalışır. Polisin yetkileri sınırsız olur. Faşist yönetim, dinsel retorik ve terminolojik politikalara karşı da olsa insanları sürekli dinsel manipülasyona tabi tutar. Faşist, akademik çalışmalara karşıdır, bilim adamlarını faşist yapmaya çalışır, olmayanları yargısız infaz usulüyle cezalandırır. Sanatçıyı ise sevmez, sanata para ayırmaz, her şeyden önce kişisel refahına ve saltanatına bakar, paraları o amaçla kullanır. Faşist her zaman her konuda sert tepki gösterir, uzlaşıdan uzak durur...
ANLAMLI SÖZLER
----------------------------------
Adaletin olmadığı yerde ahlâk da yoktur. (Montaigne)
