Erken seçime doğru
MERAL Akşener'in dediği çıkıyor; uzun süre erken seçim yok dediler, tek adamın talimatı geldi, şimdi erken seçim için nabız yokluyorlar...
AKP'li ağızlardan çelişkisiz cümle duyan talihli yurttaş sayısı ne kadardır acaba...
Bırakın sayısını, var mıdır yok mudur ona bakın...
* * *
Tek adam "Erken seçimin bize faydası var mı" diye düşünürken kurmayları yanıltıcı bilgiler vermekten ve "Seçim zamanında yapılırsa hasımlarımıza yarar" diyerek görüş beyan etmekten geri kalmıyor...
Erken seçim için sürekli ara gazı veriyorlar...
Ya toplum, iktidarı bir erken seçime zorluyor mu...
Evet zorluyor...
Zorluyor çünkü ülke, içeride ve dışarıda dar bir boğaza sokuldu. Olumsuz ekonomik koşullar genel bir gerileme sürecini işaret ediyor; piyasalar kırılganlık göstermeye başladı, enflasyon tırmanıyor, pahalılık en üst düzeyde, üretim neredeyse durdu, işletmeler ham madde sıkıntısı yaşıyor.
Merkez Bankası faizlere dokunamadı, para politikası aynen sürüyor, işsizlik had safhada, asgari ücret değişti ama yaraya merhem olacak düzeye gelemedi...
* * *
TSK sahaya indi; Mehmetçik ülkemiz için tehlike teşkil eden terör örgütleriyle mücadeleyi sürdürürken 2 bin 800 terörist etkisiz hale getirildi. Bu arada 41 Mehmetçik de vatanımızın bölünmez bütünlüğü için, şehadet şerbetini içti...
Askeri uzmanlara bakılırsa Suriye'deki operasyonları mayıs itibarıyla sonlandıracağız, ardından ver elini Irak.
Sıra, bu ülkede konuşlanan PKK çetesinde, o da yok edilecek...
Bu çetelerin ortadan kaldırılması demek ABD'nin, İsrail'in hatta Rusya ve İran'ın bölgede sahneledikleri oyunların son bulması demek. Irak'ın ve Suriye'nin toprak bütünlüğü için önemli tek şart terörün sonlandırılması...
Derinlemesine baktığınızda AKP'nin bunu başarabilecek bir iktidar olmadığını görürüz...
* * *
Aslında erken seçim kararı Türkiye'nin sahadaki gücünü artırır mı önce onu irdelemek lazım; sandıktan AKP ve Erdoğan çıkmazsa işte o zaman Türkiye, diplomasi masasında gücünü göstermeye başlar.
Bu da komşu ülkeleri, adım adım toprak bütünlüğüne yaklaştırır...
* * *
Erken ya da zamanında seçimin getireceği sonuç yani AKP'siz bir iktidar, sadece bizi değil komşularımızı da sevindirecektir
Basma kalıp lafa vagonla para
ERDOĞAN ya da Yıldırım konuşmasını, bir ikisi dışında bütün kanallar canlı yayın yoluyla halka duyuruyor...
Bunun için yayını kesiyorlar, konuşmayı giriyorlar...
Beylerin konuşmalarını canlı vermeyen kanal sayısı ise bir elin parmakları kadar... Birinin sahibi Acun Ilıcalı; Erdoğan hayranı ama kanalın yayınını kestirip konuşmayı verdirmiyor...
Diğeri, Gökçek'in kanalı Beyaz TV, o da konuşmaları canlı vermiyor, çünkü sahipleri Erdoğan'a ateş püskürür hale geldi.
Halk TV de öyle, konuşmaların özetini sadece ana haber bülteninde veriyor, canlı yayın yapmıyor...
Diğer bütün kanallar, yayın akışını değiştirerek beyefendilerin hep birbirinin aynı, yani basma kalıp konuşmalarını yayınlama yarışına bulaşıyor...
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, hangi KİT'in, hangi televizyon kanalına değişik nedenlerle kaç lira ödeme yaptığını sordu.
Soruyu cevaplayan Bekir Bozdağ, elde veri olmadığını, reklam ve tanıtma giderlerinin tören ve organizasyonlar bütçesine dahil edildiğini söyledi ve soruyu yuvarlak laflarla geçiştirdi...
Oysa medya kulislerinde iktidarın, AKP'nin propagandasını yapan kanalların diğerlerinden daha fazla para aldığı konuşuluyor ve rakamlar veriliyordu...
TV kanallarına AKP talimatıyla aktarılan miktar hayli yüksekti ve bu paralar devletin elindeki fonlardan sağlanıyordu...
* * *
1960 darbesinden önce fondan arakçılık vardı ama o furya, 60-80 arasında büyük oranda azalmıştı, tam kesilecekti ki 2002'de iktidara AKP geldi, fonların tırtıklanması da en üst düzeye çıktı...
B.B "Veri yok" derken bu astronomik dağıtımı dikkatlerden kaçırmak istemişti...
DİKKATİMİ ÇEKENLER
----------------------------------------------------------------------------
MEĞER herif, Sosyal Doku Vakfı Başkanı imiş... Hani ağzına geleni söyleyen yobaz var ya, ondan bahsediyorum; Nurettin Yıldız hakkında soruşturma başlatılmış... Böylece kendi dokusu da iyice meydana çıkacak...
* * *
GANİRE Paşayeva Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyesi, Azerbaycanlı kadın politikacı. "Türkiye'yi zayıflatmaya kimsenim gücü yetmez" dedi. Dünya Kadınlar Günü'nde bu gönderme, Paris'te PKK lehine gösteri yapan Kürt hemcinslerine olmasın...
* * *
ŞÖHRET olmak ve bunu sağlamak için TV ve gazetelerle internet sitelerinde yer almak isteyen kafadan çatlaklar, dikkatleri üzerlerine çekecek her haltı yiyorlar; dincilik yapıyorlar, fetva veriyorlar, Abdülhamit'e övgü düzüyorlar, abuk subuk mesaj yayınlıyorlar... Evet, Moda şimdi bu!