Erdoğan Başkan Gökçek için racon kesti Ya istifa ya azil
Melih Gökçek'in adının yıpranmasını, aday gösterilirse seçimi kaybetmesini, onu Mart 2019'da tekrar aday göstermeyi hedefleyen Recep Tayyip Erdoğan ister mi? İstemez.
Önce şu önemli gelişmeyi vurgulayayım;
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gibi siyasetin içinde yoğrulmuş AKP'nin Genel Başkanı, bu dedikoduları "tekzip" etmedi, ya da hiç "yalanlamadığı" gibi tam tersine dün, "... Şu an böyle bir şey yok. Olmayacağı anlamına gelmez" diye konuştu.
Bakanlar Kurulu sonrası Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ bir gazetecinin "Melih Gökçek ve 5 Belediye Başkanının istifası konuşuluyor doğru mu?" sorusuna, "Hayır bunlar yalan, yanlış haberler, arkadaşlarımız görevlerinin başındadır" demedi bu haberleri yalanlamadı. Bozdağ "bunu parti sözcüsüne sorun" dedi.
AKP'nin "Racon kesecek" tek ismi de kuşku yok ki Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır.
Tevazu göstermeme gerek yok çünkü yazdıklarım ortada ki bunları hatırlatmak isterim.
21 Eylül'de, "Kadir Topbaş ve Melih Gökçek başkanlıktan alınacak" diye yazdım. 24 saat sonra 22 Eylül'de Topbaş istifa etti.
Arkasından 24 Eylül'de, "Sıra Gökçek'te diye yazdım."
Ancak hâlâ istifa etmedi.
Melih Gökçek Mart 2019'da yapılacak yerel seçimlere kadar görevde kalacak mı, kalabilir mi?
Önce şunu net şekilde vurgulayalım.
Yaklaşık 10 gündür benim yazdıklarımın dışında Gökçek'in görevden alınacağı kankası Ahmet Hakan Coşkun (soyadını neden saklıyorsa?) dahi Kanal D ana haberde Melih Gökçek ve hatta ilaveten 5 Belediye Başkanının da istifa edeceklerini haber yaptı.
Bir siyasetçi için en önemli şey kamuoyu nezdinde, seçmenleri nezdinde saygınlık kaybetmemektir, güven kaybetmemektir değil mi?
Görülen o ki medyada da sosyal medyada da Melih Gökçek çok büyük bir hızla güven kaybediyor, saygınlık kaybediyor.
Peki, diyeceksiniz ki "neden görevden alınmıyor?"
Yanıtlayayım.
Biliyorsunuz Melih Gökçek'in tüm siyasetçilerden farklı bir yönü vardır.
Gökçek muhaliflerine çok sert şekilde siyaseten saldırması ile ünlüdür.
Bu huyunu bilen AKP yönetimi Melih Gökçek'in kendiliğinde istifa etmesini beklemeyi tercih etme yolunu seçmişlerdir.
Çünkü Gökçek'in ele avuca sığmaz yapısı ile başta Erdoğan olmak üzere tüm AKP'lilerin aleyhine siyaset yapacağını hatta kamuoyu deyimiyle, "ipliklerini pazara çıkaracağını" tahmin ediyor AKP Genel Merkez yönetimi.
Bu yüzden de üzerine gitmiyor, görevden almıyor, söylentileri yalanlamıyorlar.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz misali Melih Gökçek'in yıpranmasına, yıpratılmasına ve istifa noktasına götürülmesini bekliyorlar.
Kadir Topbaş nasıl mesajı alıp fazla yıpratılmadan istifa ettiyse, Melih Gökçek'in de böyle istifa etmesi, parti içinde kalmasını arzu ediyorlar.
Ancak görevden alırlarsa Gökçek'in siyasi saldırısına maruz kalacaklarını da net şekilde biliyorlar.
Gökçek'in AKP'den ayrılırsa yeni parti kuracağını ve kendilerine rakip olacağını da biliyorlar.
Ayrıca Gökçek ailesinin sahibi olduğu iddia edilen Beyaz TV ile AKP'ye yönelik muhalefet kampanyası yürüteceğini biliyorlar.
İşte bu yüzden Melih Gökçek'in istifa etmesini, ancak Kadir Topbaş gibi biat ederek AKP içinde kalmasını bekliyorlar.
Bu durumda Gökçek'in önünde iki yol kalıyor ki tercih de AKP tarafından ona bırakılıyor.
Erdoğan'ın açıklaması "Ey Melih Gökçek istifa et, biat et partide kal" çağrısıdır.
Gökçek iki yoldan birisini tercih edecektir:
Ya istifa ya azil...