Ekonomide panik önlenmeli
Son 1 ayda dolar Merkez Bankası'nın çapraz kur olarak verdiği tüm paralar karşısında değer kazandı. Ancak TL karşısında panik yaratacak kadar değer kazandı. 17 Ekim 2016'da 1 dolar 3.12 iken dün 17 Kasım'da 3.32'ye çıktı. Yani TL dolar karşısında bir ayda yüzde 6.4 oranında değer kaybetti.
TL'den sonra en yakın değer kaybeden Japon Yeni'nde de değer kaybı yüzde 5.2 oldu. Rus Rublesi'nin değer kaybı ise yüzde 3 oldu. Diğer paralar daha az değer kaybetti.
Başka bir ifade ile, TL dünya paralarından ayrıştı. Asıl sorun da bu açıdan ortaya çıkıyor. TL panik halinde düşüyor. Bu panik hem Dünyanın Türkiye'ye bakış açısını olumsuz etkiliyor, hem de nereye kadar gider sorusunu gündeme getiriyor?
Bu soruya ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası karar verecek. Ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası'nın pasif kalması, sanki dolar artışını istiyor gibi imaj oluşuyor ve bu durum panik havasını körüklüyor.
Gerçekte ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası dolar artışını durdurabilir… Durdurması da gerekiyor… Çünkü kurun panik halinde artması aşağıdaki sorunları gündeme getirir:
1) Sanayi sektörü üretimde takriben yarıdan fazla ithal aramalı ve hammadde kullanıyor. Kur artışı sanayi üretim maliyetlerini artırıyor. Bu maliyetler toplam talep düşük olduğu için kısmen enflasyona yansır kısmen de firmanın sırtında kalır.
Zaten sanayi üretiminde düşme var… Sanayi üretim endeksi Eylül ayında bir önceki aya göre yüzde 3.8 ve geçen yılın Eylül ayına göre ise yüzde 2.3 oranında düştü.
Üretimde düşme işsizlik ve durgunluğa neden olur.
2) İthal Petrol ve enerji maliyetleri artar.Tüm ekonomi enerjiyi girdi olarak kullandığından, yine üretim ve hizmet maliyetleri artar. Bu maliyetler de aynı şekilde kısmen enflasyona kısmen üretim üzerinde kalır.
3) Özel sektör ve Bankaların 1 yıl içinde ödemeleri gereken dış borç 160 milyar dolar civarındadır. Kur artışı borç maliyetlerini artırdı. Ayrıca riski de artırdı. özel sektör ve bankalar hem dış borç ödemede sıkışacak , hem de yeni dış borcu daha pahalı bulabilecektir.
4) TL değer kaybında dünyadan ayrışması, ekonomide kırılganlığı artırıyor. Panik havası ekonomik istikrarı bozuyor. Mevcut kısa vadeli yabancı sermayenin çıkışına neden olduğu gibi aynı zamanda da yurt dışından varlık barışı nedeniyle gelmesi beklenen paraların gelmesini engelliyor.
Ne yapmak gerekir?
1. Merkez Bankası Faizleri artırmalıdır.
2. Merkez Bankası Döviz satmalıdır.
3. AKP Başkanlık sistemini gündemden kaldırmalıdır. Zira toplumda başkanlık sistemi belirsizlik demektir. Bir toplum kurulu yönetim sisteminden farklı bir sistemine geçtiğinde , o toplumda kaygu ve endişeler artar. Üstelik mevcut siyasi ve sosyal sorunlar varken , başkanlığı diretmesi yerli ve yabancı sermayeyi de endişeye düşürüyor.
4. Cumhurbaşkanı danışmanlarının, Bakanların sık sık yeri olmadığı halde konuşmaları engellenmelidir. Özellikle çelişkili konuşmalar güveni düşürüyor.
5. Bir geçiş dönemi tespit edilerek, Dalgalı kur sistemi yerine kontrollü, yönetilebilir kur sistemine geçmeliyiz. Dalgalı kur sistemi spekülatif sermaye hareketlerini tetikliyor, kırılganlığı artırıyor ve belirsizlik yaratıyor.
6. AB çıpası yeniden tesis edilmelidir.