Ekonomide güven dibe vurdu

Yabancı bankalardan birisi bir kriz riskine karşı önlem almaya başladı. Medyada yer alan habere göre bu banka uluslararası iş yapmayan şirketlerle çalışmak istemediğini ve hesaplarını kapatmalarını istemiş.
Muhtemelen diğer bankalar da bu veya buna benzer bazı önlemler alacaktır.. Çünkü, ekonomide tehlikeli bir gidiş olduğunu bizzat Başbakan Yardımcısı açıkladı.
Kriz tehlikesinde, panik bankalardan başlar. Bankaların bu şekilde davranması, tüm piyasada paniği artırır. Bu gibi ekonomik sorunlar ve siyasi sorunlar krizi tetikler.
Parantez içinde söylemek gerekir ki bankacılık bir devlet imtiyazı olduğu için, bankalar diğer özel şirketler gibi keyfi tasarrufla ve subjektif değerlendirme yoluyla iş yapamazlar. Bankalar istediğine kredi verebilir... Ancak bunu objektif standartlara dayanarak yapar. Keyfi olarak küçük işletmelerle çalışmam diyemez. Aksi halde yasayı ve teamülleri çiğner.
Bankalar Kanunu birinci maddesi “Bu Kanunun amacı, finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanmasına, kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasına, tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunmasına ilişkin usûl ve esasları düzenlemektir” şeklindedir.
Banka keyfi çalışırsa veya yalnızca kârını en yükseğe çıkarmak için istediğine hizmet verirse, tasarruf sahibinin hak ve menfaatlerini çiğnemiş olur.
TÜİK’in Temmuz ayı Reel Sektör Güven Endeksi ve Haziran ayı Tüketici Güven Endeksi, ekonomideki gidişatın kriz alarmı düzeyine indiğini gösteriyor. Anlaşılan bankalar daha da önce bunu kokladı ve tedirgin oldular.
Geçen sene Temmuz ayında Reel Sektör Güven Endeksi, 105.4 iken bu sene temmuz ayında 95.2 oldu. Bu tür endekslerde 100 güven sınırıdır. 100’ün altı güvensizliği gösteriyor. Demek ki reel sektörün de güveni kalmadı.
Aşağıdaki tablodan anlaşıldığı gibi reel sektör içinde perakende ticaret sektörü, güven sınırı üstünde kalmakla birlikte yine de bir yıl öncesine göre düştü. İnşaat sektöründe ise geçen sene zaten var olan güvensizlik bu sene daha da düştü.

esfender-050.jpg

Tüketici Güven Endeksi geçen sene de düşüktü... Bu sene iyice düştü. 73.7’ye geriledi. Ayrıca tüketici işsiz sayısının daha da artacağını bekliyor. Tüketicinin tasarruf etme umudu da yok seviyesine geriledi.
Ekonomide sorunlar arttıkça tüketicinin ve reel sektörün olumsuz beklentisi de artıyor ve güven düşüyor. Güven azalması ekonomik gidişatı etkiliyor. Reel sektör yatırım yapmıyor. İstihdamı azaltıyor. Tüketici harcamalarını kısıyor. Sonuçta ekonomik tablo daha da kötüye gidiyor. Kısır döngü oluşuyor.

Yazarın Diğer Yazıları