Kars'la Çıldır arası 80 kilometredir. Bizim, ortaokul ve liseyi okuduğumuz yıllarda kışın bu yollar kapanırdı. 15 gün süren Şubat tatilinde 2-3 kişi Kars'tan Çıldır'a atların çektiği kızaklarla giderdik. Bir gün yolun yarısı olan Arpaçay'da gecelerdik. Ertesi gün en az yarım metre buz tutmuş göl üstünden Çıldır'a ulaşırdık. Gölün ortasından yol yaklaşık 8 kilometre daha kısalırdı.
Şimdi Çıldır'da bu göl üstünde her yıl kış festivali düzenleniyor. Son festivali 140 yabancı gazeteci takip etti.
Çıldır'da iki göl var... Birisi Çıldır Gölü... Diğeri Aktaş Gölü.
Çıldır Gölü'nde Ot Sazanı (Sarı Balık) denilen ve başka sularda bulunamayan lezzette bir balık yaşıyor. Gölün suyu içilecek temizliktedir. Ancak önemli bir tehditle karşı karşıyadır. Arpaçay Barajı nedeniyle zaman zaman su seviyesi düşüyor ve çevreden yağmur suları ve dereler göle veriliyor. Gölün doğal yapısını bozuyor.
Çıldır Gölü'nün tanıtımında ve ağaçlandırılmasında, aynı zamanda Hürriyet gazetesinin bölge temsilcisi olan Rahmetli Ümit Kılıç'ın emeği büyüktür.
Çıldır Gölü'nde 17 yıldan beri göl festivali düzenleniyor. Bu festivalleri 17 yıl önceki Çıldır Belediye Başkanı Ercan Şirin başlattı. O yıllarda ben Kars-Ardahan ve Iğdır Vakfı başkanıydım. Ensar Öğüt de Dernekler Federasyonu başkanıydı. Biz de bu projeye destek olduk.
Bu gelenek devam ediyor... Kaymakam Bedirhan İmamoğlu ve Belediye Başkanı Yakup Azizoğlu, bu mirası daha da ileri taşıdılar. Bu Pazar 22 Temmuz 2018 günü ''17 Uluslararası Çıldır Göl Festivali ve Aşık Şenlik Anma etkinlikleri'' yapılıyor. Etkinlikte 20 kadar yerel sanatçılar ve aşıklar yer alıyor.
Çıldır'da halkın demografik yapısı; Terekeme ve Ahıska Türklerinden oluşur. Halkın geçim kaynağı hayvancılık ve tarımdır. Bu ilçede yaşayan nüfusun takriben dört veya beş katı dışarda yaşıyor. Batıya göç, Doğunun önlenemeyen kaderi oldu. 1886 yılında Çıldır'ın nüfusu 8.909 iken bugün 10.546'dır.
Çıldır halkı medeni ve uyumludur. Bundan üç sene önce Çıldır'a gittim. Kırk yaşlarında şapkalı birisi caddede yanındaki başörtülü hanımıyla el ele dolaşıyordu.
Zaten Çıldır'da hâkimler boş oturuyor diye mahkemeler de kapatıldı.
Çıldır'ın turizm potansiyeli yüksektir. Şeytan Kalesi, 7 katlı mağaralar Kurt Kalesi, Çıldır Gölü içerisinde bulunan Kuş Adası, Akçakale köyü içerisinde bulunan Alpaslan Adası ve adanın içerisinde bulunun yer altı mağaraları ile kiliseler, Kura Nehri Kanyonu gibi doğal ve tarihi değerler vardır.
Genç Kaymakam Bedirhan İmamoğlu'nun da desteği ile Çıldır Belediye Başkanı Yakup Azizoğlu bu imkanları daha da geliştirdi. Şeytan Kalesi Seyir Terası, Çıldır Gölü Kuş Gözlem Evi, Belediye Konaklama Oteli, Mozeret Parkı ve 20 Adet Dinlenme Kamelyaları, Otogar, Kapalı Otoparkı, Taziye Evi, Aşık Şenlik Kültür evi, Çıldır Gençlik Merkezi ve Çevre Ağaçlandırma Alanları ile ilgili çalışmaları yaptı.
''Çıldır'' adı dikkat çekmekte ve ne anlama geldiği merak edilmektedir. Bu alanda en iyi kaynak İndex-Anatolicus'tur. Bu kaynağa göre Gürcüce ''Çrdillo'' kuzey demektir.
Çıldır esasında gölün adıdır. Bölgeye de Çıldır denilmektedir. Çıldır Eyaleti veya Çıldır Beylerbeyliği, 16. yüzyılda Çıldır, Ardanuç, Şavşat, Oltu yöresiyle Gürcistan'ın Ahıska ve civarını içine alan Osmanlı Devleti eyaletidir. Merkezi Ahıska'ydı.
1924'e kadar bugünkü Çıldır ilçesinin adı Zurzuna kasabası idi. 1924'te ilçe oldu ve adına da Çıldır denildi.
Zurzuna'da yaşayan Hristiyan kökenli insanlar, 1828-1929 Osmanlı Rus savaşı sonrasında, Gürcistan ve Ermenistan tarafına geçmiştir. 1830 sonrası boşalan Zurzuna'ya ilk defa 1929 Edirne anlaşması ile köyleri Osmanlı'dan çıkan iki Terekeme aile geldi.
Bunlardan birisi Gümrü'den gelen bugünkü Coşkun soyadını taşıyanlardır. Soyadı kanunundan önce önce eski resmi lakapları ''Mollalar'' idi. Diğeri de Kerzemit'ten gelen Korkmaz soyadını taşıyan ailelerdir. Soyadından önce kayıtlarda eski resmi lakapları ''İbrahimoğulları'' idi.
