Diz üstü sürün de gel!
Recep T. Erdoğan, Erdoğan Bayraktar’a nasıl diz çöktürdü?
Bunun altında yatan nedir? “Dava ar- kadaşlığı” mı?
Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Recep Tayyip Bey’in, E. Bayraktar’dan daha eski, imam hatip lisesine kadar giden bir arkadaşı ama, o partisinden ayrıldı ve ağır sözler sarf etti. Bir daha dönmedi. (Sonra döner mi, dersiniz?!)
Kapıyı aralayan E. Bayraktar oldu... R. T. Erdoğan’ı kastederek: “Beni TOKİ Başkanı yaptı, milletvekili yaptı, bakan yaptı. 40 yıldır bu davanın içindeyim.” demişti.
R. T. Erdoğan kendisinden emindi... Almanya’ya giderken, sordular, söyledi:
“Görüşme yaptım ama ikna etme gibi bir gayretim söz konusu değil. Erdoğan Bey ikna edilecek bir kardeşimiz değil. 20-25 yıldır geçmişimiz olan bir arkadaşımız. Bu süreçte nereden nereye yürüdüğümüz belli. Oradaki kullanmış olduğu yanlış bir ifadeyi düzeltmek onun görevidir. Onun için de ikna gayreti içine girmem gerekmez. Onun burada nâdim olması, pişman olması lâzım.”
“Pişman olması lâzım” sözünü duyar duymaz, E. Bayraktar açar ağzını yumar gözünü diyecektim... Üç dakika sonra eski bakandan açıklama geliyor:
“Başbakanımız benim davamın lideridir, maksadını aşan bir şekilde istifa ifadesini kullandım. Bu ifadelerimden dolayı liderimden ve dava arkadaşlarımdan özür dilerim.”
Daha önce ne demişti E. Bayraktar? Sözleri çok önemli; “yolsuzluk” varsa ikimiz yaptık, demeye getiriyor:
“17 Aralık tarihinde yapılan operasyon dosyasında şahsımı rencide edecek veya izah edemeyeceğim hiçbir husus yok. Ancak Sayın Başbakan’ın istediği bakanla çalışmak veya istediği bakanı görevden almak en tabii hakkıdır ve yetkisidir.
Fakat ’Rüşvet ve yolsuzluk ifadelerinin bulunduğu bir operasyon sebebiyle istifa ediniz ve beni rahatlatacak deklarasyonu yayınlayınız.’ şeklinde tarafıma baskı yapılmasını kabul etmiyorum.
Etmiyorum; çünkü, soruşturma dosyasında var olan ve onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Sayın Başbakan’ın onayıyla yapıldı.
Bu minval üzere bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa ettiğimi açıklıyorum. Bu milleti ve vatanı rahatlatmak için Sayın Başbakan’ın istifa etmesi gerektiğine inandığımı ifade ediyor, yüce milletime saygılar sunuyorum.”
Geçen hafta R. T. Erdoğan, E. Bayraktar’la görüşmüş... Görüşme talebi kimden geldi? Muhtemelen E. Bayraktar’dan... R. T. Erdoğan’ın kendisinden emin ifadesinden bu anlaşılıyor.
Başbakan, E. Bayraktar’a ne dedi dersiniz?
İkili yakın “dava arkadaşı” olduklarına göre muhtemelen samimî görüşmüşlerdir:
“N’aber Erdoğan! Hiç düşünmedin mi TOKİ en mühim kullanım alanımız... Okkanın altına gidersek ikimiz de gideriz? Ne biçim sözler öyle... Başbakan da istifa etsin!.. Hadi çık özür dile... Bir daha fevrî hareket etme!”
Gören varsa söylesin... E. Bayraktar Başbakan’ın odasına diz üstü mü girdi?!