Çok kültürlülük nereye götürür?
Bir tarihte İranlı ünlü fikir adamı Prof. Dr. Daryush Shayegan (Daryuş Şayagan) ile konuşmuş ve yayınlamıştım. Shayegan, Humeynî Hereketi'nden sekiz ay sonra çıktığı İran'a uzun aradan sonra dönmüştü; başına iş açmamak için olsa gerek İran konusuna girmemişti. Yine cevapları, İran'ı da içine alıyordu. "Politik İslâm günümüze kesinlikle cevap veremez." demesi meselâ. Konuşma uzun. Sadece ısıtılıp ısıtılıp önümüze konulan çok kültürlülük ve Osmanlı örneği üzerine söylediklerine geleceğim. Babası İranlı Türk, annesi Müslüman Acara olan Shayegan Türkiye'de "Yaralı Bilinç" adıyla çevrilen kitabıyla tanınır.
"Yeni Osmanlı" diye içleri titriyor ya birilerinin... Şu sorumu ve onun cevabını okuduktan sonra herhâlde biraz düşüneceğiz:
"-Çok kültürlülükten bahsettiniz. Bu kavramı şu an en çok kullanan düşünür Will Kymlicka liberal ve liberal olmayan çok kültürlülükten bahsediyor. Ve Osmanlı'yı liberal olmayan çok kültürlü yapılara en başarılı örnek olarak gösteriyor. Çok kültürlülüğün bugünkü ve Osmanlı'daki anlamlarını tartışır mısınız?"
"-Bu çok tırnaklı bir soru. Ama Osmanlı'nın çok kültürlü, çoğulcu yapısı gerçekten inkâr edilemeyecek kadar önemli. Ben de ABD'li düşünür gibi Osmanlı'nın çok başarılı bir imparatorluk düzeni kurduğuna aynen katılırım. Balkanlısı, Hristiyanı, Yahudisi, çok değişik ırktan gelen Müslümanlarıyla Osmanlı çok kültürlü, çoğulcu yapıya gösterilebilecek nadir tarihî örneklerdendir. Fakat bugün değişik birçok kültürlü yurttaşlık fenomeniyle karşı karşıyayız. Ve bu ABD'de yaşanıyor. ABD bir göçmenler federasyonu. Çin, Japon, Asya, Afrika, İran'dan gelen azınlıkların kolektif olarak oluşturdukları bir devlet. Oraya gidenler ABD'ye vardıklarında artık kendilerine İranlı kökenli ABD'liler, Afrika kökenli ABD'liler, Asya kökenli ABD'liler olarak tanımlarlar. Eskiden siyahlara 'negro' denirdi. Ondan sonra 'zenci' demeye başladılar. İlk kelime dalga geçmek ve ırkçılığa dair bir kelimeydi. 'Zenci' ise sadece farklılığı belirten daha kabul edilebilir bir kelimedir. Şimdi 'Afro Amerikalılar' diye nitelendiriliyorlar. Bu 'zenci' kavramının demokratikleşmesini de gösteriyor. Afro Amerikan da, 'Afro' diyerek bütünden farklılığını ortaya koyarsınız. Hemen onu takip eden 'Amerikalıyım' demekle de bütünün bir parçası olduğunuzu kabul edersiniz. Artık ABD kültürel kodlanmada, XIX. yüzyılda olduğu gibi, Avrupa merkezliliği kırdı. Hispanik (İspanyol kültürleri), Çin, İran kültürlerini öğrenerek ve eğitim sistemi içine katıp öğreterek ABD çok kültürlü evrensel bir formül ortaya atabildi."
Osmanlı çok kimlikliliği bütünün bir parçası yapabildi mi? "Müsamaha" ile değil, "güç"le kimlikleri zapturapta aldı. Ne zaman ki zayıflamaya yüz tuttu, herkes kendi yolunu seçti. Şunu bilin: Millî Mücadele'yi verenlerin gözü Balkanlar'da açılmıştır. Ayrımcılarla vuruşa vuruşa kendi kimliklerini kazandılar. Yeni Osmanlıcılar, tarihi okurken muhâkeme yürütmeliler.
(Not: Doç. Dr. Hasip Saygılı'nın "Rumeli Türkleri ve Müslümanları 1878-1918)" ufkumuzu açacak derinlikte bir kitap. İlgi Kültür Sanat Yay., Tel. 0212 526 39 75).