Çankaya’nın “çatı”sını çökertecek aday!
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, herkesin, “Bunu nereden bulmuşlar” diyeceği bir adayla kamuoyunun önüne çıkacaklarını, daha uygun bir “çatı adayı” çıkarılması halinde ona da destek vereceklerini açıkladı.
Hürriyet’in haberine göre Bahçeli, “Adayımız sürpriz biri olacak. Eğer biz 29 Haziran’a kadar toplumun önüne böyle bir adayla çıkarsak AKP kimi çıkarırsa çıkarsın, bu Tayyip Erdoğan da olsa fark etmez, seçimi kaybeder. Gideceğim herkese... CHP’ye gideceğim; ama Saadet Partisi ve Büyük Birlik Partisi’ne de gideceğim. Yetmez; sivil toplum örgütlerini, inanç gruplarını, katkı sağlayacak herkesi ziyaret edeceğim. Onlara diyeceğim ki, orta paydası geniş olan birini ülkemize cumhurbaşkanı yapalım” dedi.
Bahçeli, çizdiği iki üçgenle konuyu anlattı ve çatı aday üçgeninin altına yüzde 64, diğer üçgene ise yüzde 36 yazdı. Bahçeli, “3 M” formülüyle de adayın “milliyetçi, muhafazakâr ve manevi değerleri taşıyan, demokratik, laik, cumhuriyetin değerlerini içine sindirmiş biri...” olması gerektiğini de belirtti. Yani, “bambaşka biri!”
***
Bu haberle ilgili Hürriyet’e yorum gönderenler, “Bahçeli’nin hangi projesi başarılı oldu?” diye soruyor...
Biz, formülün doğru olup olmadığını somut verilerle incelemeye çalışalım.
Türkiye’nin siyasi tablosuna bakıldığında, sadece sol oylarla Cumhurbaşkanı seçilemeyeceği görülüyor. CHP ve BDP’nin toplam oyları yüzde 36 ediyor. Buna karşılık AKP, MHP, SP ve BBP’nin toplam oyları yüzde 64’ü buluyor!
“3 M” formülünün uygulanabilmesi, AKP oylarına bağlıdır. AKP seçmeninin tümüyle kendi adayından vazgeçmesi için hepsinin seçim günü aynı anda hipnotize edilmesi gerekir ki bu mümkün değil.
Diğer taraftan, CHP, MHP oyları, SP ve BBP oyları ile birlikte yüzde 45’i ancak buluyor. AKP de yüzde 45 oy aldığına göre aradaki kilit parti, Abdullah Öcalan’ın İmralı’dan yönettiği HDP oluyor! Ertuğrul Kürkçü, kendi adaylarını göstereceklerini söylüyor ama Öcalan, “Kürtlere özerklik” sözü karşılığında Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceğini açıkladı bile...
Bu durumda CHP ve MHP’nin yapması gereken, “ortak bir aday” belirlemekle birlikte “Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’nı Abdullah Öcalan’ın tercihi mi belirleyecek, yoksa Türk Milleti’nin tercihi mi?” sorusunu her gün tekrarlayıp, AKP seçmenini uyarmaktır.
AKP seçmeni, uzaydan gelmedi, onlar da Türk Milleti’nin ferdidir. Her ne kadar, Tayyip Erdoğan, Türk Milliyetçiliğini ayaklarının altına aldığını söylese ve kurmaylarıyla birlikte Türkiye’yi Türk devleti olmaktan çıkarmak istese de Türk olmayı küçümseyenler bu partinin seçmenleri arasında küçük bir azınlıktır.
Ayrıca “milliyetçi, muhafazakâr, manevi değerlere bağlı, demokratik, laik” denilerek, bu özelliklere sahip görünen, Büyük Loca’dan veya çevresinden ve eski “merkez sağ” dan bir “ortak aday” gösterilirse, AKP’nin kurmayları bu pası, propagandalar sırasında çok iyi değerlendirir ve o zaman Tayyip Erdoğan yüzde 64 değilse bile yüzde 54 ile seçilir! Çünkü merkez sağ ölmüştür!
***
Seçmen, soruyu “Bunu da nerede bulmuşlar?” diye sorarsa Türk Milleti’nin birliğini temsil etmesi gereken makama, bu defa çatıyı tamamen çökertecek aday çıkar.
Bahçeli, “Ülkeyi cepheleşmeden kurtarmak gerekiyor” diyor ama Türklüğe karşı cephe çoktan kurulmuş bile... Bu durumda yapılması gereken, Türk Milleti’ni bütün dinamikleriyle harekete geçirmektir.
Çatı çoktan beri akıyor! Çatıyı aktarmak veya yenilemek için “halk”a sorumluluğu hatırlatılmalı, tarihin bu döneminde, üç günlük çıkarları için çocuklarının ve torunlarının, kısacası ezelden ebede büyük bir varlık olan Türk Milleti’nin geleceğini satmaması istenmelidir!