Bunun adı ayrıştırmadır
Karşıt görüşlüler arasında dahi konsensüs sağlanmışken bu birliği bozanları izlemek üzücü. CNNTÜRK'te en kötüsünü yaşadık. İsminin önünde hukukçu yazan Rıza Saka'nın tavrını yadırgadık. 367 sanığından 361'i beraat eden Balyoz Davası için "yargılama henüz sona ermedi" deyip bağırıp çağırmaya başladı. Senaryo iddianamelerle hapse atılanları yeniden hedef gösterdi. Başörtüsü yasağı döneminin hesabını sormaya kalktı. Anlayacağınız eski defterleri karıştırdı. Bu durum, Ak Parti'li olduğunu hiçbir dönem reddetmeyen İbrahim Uslu'yu bile isyan ettirdi. "Türkiye darbenin kenarından döndü. Bunlar Balyoz, Ergenekon tartışması yapıyor" çıkışında bulundu.
Askeri savcının iddiaları
Ahmet Zeki Üçok'un malum cemaatin soru hırsızlığı yapıp Harbiye'ye soktuğu bazı isimleri birer birer açıklamasını beğendik. Hemen hepsi kurmay albay rütbesinde. Bunların içinde Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanlığı dahil önemli görevlerde bulunanlar var. Son 30 yıldır aynı sistemle Gülen hareketinin tüm askeri okullara adam yerleştirdiği iddiasında bulundu. Ortaya çıkan toplam rakam inanılır gibi değil. Mülkiye, adliye gibi ülke yönetiminde etkin kurumlara müritlerin sızdırıldığını da net şekilde anlattı. Eski askeri savcı Ahmet Zeki Üçok 4 Nisan'da Ahmet Hakan'a verdiği demeçteki savlarını daha ileri götürdü. Rütbelerini söktüren 4 ay 10 gün cezaevinde yatmasına neden olanlardan intikamını aldığını söylemek mümkün.
"Soruları hazırlayan, adamlarına dağıtan ve istedikleri yerleri kazandıran bunlar. Senelerdir bunu uyguladılar. Sızmak böyle gerçekleşti" laflarıyla 15 Temmuz'un nedenini ortaya koydu.
Gaflet uykusundakilerin tehlikeli tırmanışı göremedikleri meydanda. 15 Temmuz rezaletinden sonra ihmali görülenlerin o koltuklarına oturmaya hakları var mı?
Yanlış adresler
Ölülerle uğraşan Diyanet İşleri Başkanı'mız var. İnce oymalarla milletvekilliği peşinde koşan hukukçular mevcut. Millet siyasi görüşlerini törpüleyip kenetlendi. Ancak "şapkasını alıp kaçanlardan değiliz" göndermesi yapan bakanları görüyoruz. Merhum Demirel'le uğraşan adalet dağıtıcı bakanımıza ne söylemeliyiz? Başbakan adaylığı için "sembol bıyık" bırakmanın yaramadığını anlıyoruz. Demirel'in her darbeden sonra "MİT bana bilgi vereceğine, darbecilerle iş birliği yaptı" sözünü komedi havasına sokup aşağılamaya çalışanlar sürüyle. Bu memlekette "7 kere gelip 8 gittim" diyen de rahmetlinin kendisi. Cumhurbaşkanlığına kadar yükselmiş siyasetçiyi ağızlara sakız etmemeli. Unutmayın ki ağır iş makinelerinin olmadığı dönemde, kazma-küreklerle ülkeyi barajlarla doldurdu. Keban'ı yaptı GAP'ı başlattı. İstanbul'a "inci gerdanlık" taktı. Bunlarla dalga geçenler, tarihin Ankara'ya 72 saat giremeyenleri de yazacağını unutmasınlar. Bekir Bozdağ'a tavsiyemiz "bıyıklarını artık kesmesi." Çünkü faydası kalmadı.