Bu defa demokrasi oylanıyor
Siyasette inanç popülizmi, kamu kaynaklarının seçim harcamalarında kullanması, millî duyguların seçim odaklı kullanılması, dış güçleri abartmak ve bunlara dayalı algı yaratmanın da bir sınırı vardır. Bu konularda dengeleri aşırı bozarsanız, ters tepme olasılığı artar.
Batı kültürünün cazibesi gençliğimizi etkiliyor. Modern bir hayat tarzını benimseyenleri, bundan koparmak adeta imkansızdır.
Fenerbahçe seçimlerinde, Ali Koç kürsüde su içti. Kazandı. Rakibinin oruç tuttuğu anlaşıldı. Kaybetti. İnsanlar tercihlerini açıkça gösterebiliyor. Kimin neye nasıl inanacakları, insanların tercihlerini artık etkilemiyor.
Halk arasında kısmen geliri kısmen de yaşam tarzını ilgilendiren bir söz var: Allah kimseyi gördüğünden geri bırakmasın.
Bu hayat tarzı içinde, modern düşünme ve demokrasi de yer alıyor. Türkiye'de topal demokrasi var. Ancak bir defa demokrasinin tadını alanlar, bir daha demokrasiden kolay kolay taviz vermezler.
24 Haziran seçimlerine demokrasinin oylaması olarak bakmak gerekir. Anayasa referandumunda farklı bir algı yaratıldı. Vatandaşlar bu seçimde durumu daha iyi görüp, analiz edebiliyor.
Siyasi iktidarın yaratmak istediği algı, yaptıkları ile ters düşmeye başladı. İnandırıcı olmuyor. Söz gelimi ''Erdoğan kazanır da, AKP Meclis'te çoğunluğu almazsa, sistem tıkanacağı için seçim yenilenebilir'' şeklindeki bir yoruma da şiddetli tepki oluştu.
Öte yandan MHP'nin ittifak yapması, bizzat kendi milliyetçi tabanına ters düştü. HDP milletvekillerinin ve Demirtaş'ın hapiste olması, mazlum yarattı. Birçok insan yalnızca bu nedenle, baraj üstünde kalsın diye HDP'ye oy vereceğini söylüyor.
Türkiye'de yaşayan herkes, FETÖ terörüne karşıdır. Ne var ki OHAL içinde sol düşüncede olanları da aynı kapsamda Üniversiteden atmak, kamuoyu vicdanını rahatsız etti.
FETÖ ile en uzak bir bağı olmadığı açık olan insanları aynı kapsamda devlet memurluğundan çıkarmak da bu çıkarılanları tanıyan veya tanımayan herkesi rahatsız etti.
Erken seçimin de, siyasi iktidar için negatif bir getirisi oldu. Ekonomik sorunlar da oluşunca iktidara karşı güven azalması ortaya çıktı.
Dış politikayı söylemeye gerek yok. Yalnızca içeride bu yaşananların, bu seçimde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP için zor şartlar getireceği tahmin edilebilir.
Siyasi ittifaklar sonrası, siyasi görüşlerde değişme oldu. Söz gelimi Saadet Partisi nasıl olsa kazanmaz diye oyunu AKP'ye verenler, şimdi koalisyondan dolayı Saadet Partisi'ne dönecektir.
İttifak sonrası siyasi partilerin oy tahminleri için 4 anket yapılmış. Aşağıda ilk sütunda bu anketlerin ortalaması ikinci sütunda ise benim tahminlerim yer alıyor. Ben AKP'nin en fazla yüzde 40 oy alabileceğini tahmin ediyorum.
***
İttifaklar Sonrası 4 Farklı Ankette Parti
Bazlı Oy Dağılımı(Ortalama)
Anketler
Ortalaması Benim Tahminim
AKP 41,15 40,00
CHP 23,63 24,00
İYİ 12,75 13,00
HDP 9,87 12,00
MHP 6,63 6,00
SP 2,15 3,50
Diğer 3,70 1,50
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın herkesin aksine partisinden daha düşük oy alacağını düşünüyorum.
***
Birinci Turda Kim Ne Kadar Oy Alır?
Tahmin (Yüzde)
Erdoğan 39.0
İnce 31,0
Akşener 16.0
Karamollaoğlu 4,0
Perinçek 0,7
Demirtaş 11,0