Beceriksizlik, hantallık
Yapımızda bir hantallık, bir vurdumduymazlık, bir, bir şey olmazlık var... Tedbir düşünülmüyor. Bir an önce iş bitsin... Ama canlar gidiyor.
İşçi ölümleri, çocuk ölümleri, kadınların katli... Öfkeyle hemen silâha sarılmalar...
Ne oluyoruz?
İstanbul’da küçük Pamir, Kars’ta Mert ve daha başka yerlerde küçücük bedenler hep ama hep ihmal yüzünden kara toprağa düşüyor.
İstanbul Zekeriyaköy’de 3,5 yaşındaki Pamir, sabah uyanıyor, kimse yok... Kapıyı kendisi açıyor ve gidiyor; dönüşü çok acı... Haberi gelince öfkelenmemek mümkün değildi. Elbette en büyük acıyı anne-baba çekiyor ama mesuliyet de onların. Ne olursa olsun her türlü tedbiri almak zorundalar.
Sizler yolda kim bilir kaç anne-babayı ikaz etmişsinizdir. Geçen hafta iki anneyi ikaz ettim. Çocuklar kendi başlarına yürüyorlar, koşturuyorlar. Birinde ramak kalmıştı; anne yanındakiyle laflıyor, çocuk ise yolda arabaların arasında... Kenarda duran bir arabanın camları karanlık ve içinde şoför olduğunu fark etmiyorsunuz. Arabanın geriye hareket ettiğini gördüm ve hemen anneye çıkıştım. Koştu, çocuğunu aldı.
Hiç beklemediğiniz anda anlık ihmal bir hayatı alıp götürüyor, geride kalanlarda ömür boyu yara açıyor. Allah’tan gelene bir şey diyemeyiz; ama takdir-i ilâhî deyip de geçemeyiz. Hak Taâlâ sana tedbir alma demiyor ki...
3. Boğaz Köprüsü’nün viyadüğünün inşaatında 50 metreden işçiler yere çakılıyorlar, üçü hayatını yitiriyor.
İşçiler kesinlikle ihmal yüzünden hayatlarından oldular. Beceriksizlik ve aceleye getirme sonu hazırlıyor. Niye bu acele? Çünkü köprü yap-işlet-devret modeliyle inşa ediliyor. Bir an önce inşaat tamamlanacak ki köprü işlemeye başlasın. Ne kadar erken biterse o kadar zaman kârları katlayacak.
Daha acısı; ne kadar ucuz işçi çalıştırılırsa, ne kadar az işçiyle çok iş yapılırsa taşeronlar o oranda fazla kazanacaklar.
Taşeronluk sistemi fecaat... Yeni kanun çıkacakmış. Ama 1911’den beri konuşuluyor
sadece...
2014’ün ilk üç ayında hayatını kaybeden işçilerin sayısı 276.
Bir yıl önce, 2013’te iş kazasında (“İş cinayeti” demeliyiz aslında.) 1235 kişi hayatını yitirdi ve bunlardan 294’ü inşaatlarda çalışanlardı. Yine 2013’te “kaza”da ölenlerin 59’u çocuk yaştaydı. 22’si başka ülkelerden gelenler: 10 Suriyeli, 2 Gürcü, 1 Çinli, 1 Bulgar, 1 Afgan, 1 Rus... Ak Parti hükûmetlerinde ilk 10 yılda iş cinayetlerine kurban gidenlerin sayısı 11 bin 706.
Bu rakamlar sizi dehşete düşürmüyor mu?!
Diyeceksiniz ki her ülkede olabilecek kazalardır. Değil; Avrupa Birliği ortalamasına göre Türkiye’de işçi ölümleri 8.5 kat fazla.
Yeni taşeronluk sistemi için kanun teklifi hâlâ Meclis’e sunulmadı. Hükûmet kanadı, 17 Aralık operasyonunda, “paralel devlet” le mücadele etmek zorunda kaldıkları için, kanunu Meclis’e getiremediklerin söylüyor. Sen de çarpma çırpmaya tevessül etme, kanun yakana yapışmasın!
Ne denir adamların söylediğine? Dam üstünde saksağan...
Adı “taşeronluk” olduktan sonra hangi kanunu çıkarırsan çıkar netice değişmez.