Tek seferde, dünyada, en fazla ölü ve maddi kayba neden olan terör olayı, El Kaide terör örgütünün 11 Eylül 2001 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçekleştirdiği terör saldırısıdır. 2997 kişi hayatını kaybetmiş ve 3 trilyon dolarlık maddi kayba neden olmuştur. Bu saldırıdan sonra, zaten var olan İslami terör kavramı uluslararası kamuoyuna yerleşmiştir. Oysa ki Amerikan polis teşkilatı FBI'ın yaptığı bir çalışmada 1980-2005 yılları arasında meydana gelen her yüz terör olayının altısı Müslümanlar tarafından, %42'si Latin Amerikalılar, %24'ü aşırı sol militanlar tarafından yapılmıştır. 11 Eylül saldırısı, terörün miladı ve kırılması zor bir rekor olmuştur. 11 Eylül'ü katmazsak terörün yıllık dünyaya maliyeti yaklaşık 50 milyar dolardır. Açıklanan en son terör istatistiği 2014 yılında dünyada 13.463 terör saldırısı meydana gelmiş, 32.727 kişi hayatını kaybetmiştir. 2013 yılına göre ölü sayısı %80, olay sayısı %35 artmıştır. 2015 yılında daha kötü bir tablonun olduğu muhakkaktır, ancak henüz kesin istatistik rakamları açıklanmamıştır. Dünyadaki terör olaylarının yaklaşık %80'i Müslüman ülkelerde olmaktadır. Orta Doğu, Pakistan, Afganistan, Malezya ve Endonezya gibi Müslüman ülkeler başı çekmektedir.
Türkiye ise son iki yılda tarihinin terör zirvesine çıkmıştır. 2015 ve 2016 yıllarında Avrupa'da terör olayları artmıştır. Terör 21. yüzyılda savaşın şekil değiştirilmiş şeklidir. Batı emperyalizmi dünyadaki terör olaylarında masum değildir. Batının terör ve kışkırtıcılık sicili temiz değildir. Batılı ülkeler, 1990'dan 2016 yılına kadar geçen 26 yıl içerisinde meydana gelen 55 silahlı çatışma veya savaşın doğrudan veya dolaylı tarafı olmuştur. Emperyalist ülkeler 19. yüzyıldan, İkinci Dünya Savaşı'nın sonuna kadar (1946) Afrika, Uzak Asya ve Orta Doğu'daki yoksul ve güçsüz ülkelere, size medeniyet getireceğiz diye müdahale ederken, şimdi ise size demokrasi ve hukuk getireceğiz bahanesiyle müdahale edip ülkeleri istikrarsızlaştırmış ve zenginliklerini paylaşmaktadırlar. Libya ve Irak bunun en çarpıcı örnekleridir. Son bir yıl içinde Londra, Paris ve Brüksel'de meydana gelen terör saldırılarında bütün dünya ayağa kalkmış, taziye mesajları, yardım teklifleri ve dayanışma mesajları gidip gelmiştir. Batılı terör kurbanlarına gösterilen hassasiyet Pakistan veya diğer Müslüman terör kurbanlarına karşı gösterilmemektedir. Bu durum Müslümanların Hıristiyanlara göre daha değersiz olduğu gibi bir çağrışım yapar ki temel insan haklarına ve evrensel etik kurallara aykırıdır.
Dünyadaki terör olaylarında kullanılan silahların tamamına yakını Batılı ülkelerin ürettiği silahlardır. Herkesin bildiği bir gerçek var, Batı'nın desteklemediği hiçbir terör örgütü varlığını sürdüremez. PKK'nın kullandığı silahlar ABD, Rus, Fransız ve Alman yapımıdır. Türkiye'deki masum ölümlere taziye mesajları gönderen Batılı sözde müttefiklerin davranışı timsahın gözyaşlarından farklı bir durum değildir.
***
Amerikalıların yıllardan beri PKK'ya yaptığı destek yetmiyormuş gibi şimdi de PYD'ye destek vermektedir. Türk uçakları yıllardır Kandil'deki PKK kamplarını bombalamaktadır, ancak bir türlü onları yok edememektedir. Çünkü uçaklar havalanır havalanmaz birileri Kandil'deki PKK militanlarına haber vermektedir. İncirlik Hava Üssü'nü kullanma karşılığında ABD, Türkiye'ye istihbarat desteği sözü vermiştir. Ama yüzlerce PKK militanı Kandil'den Türkiye'ye girerken bunun haberini vermemektedir. Ellerindeki cihazlarla karıncanın vücut ısısından nerede olduğunu tespit edebildikleriyle övünen Amerikalı müttefikler, eli silahlı PKK eşkıyasını görmemektedir. Bu, Türklerin aklıyla alay etmektir. Batı terörden desteğini çektiği an terör dünyada biter. Bunu herkes bilmektedir.
