Bankacılıkta kuş, civciv ve yumurta dönemi

"Herkese merhaba. Hayalim üç hece grubuna sevgilerimi iletirken, taş kuş, civciv ve yumurta konusuna bir açıklık getirmek istedim.

Şöyle ki; kaç taş attın yani kaç müşteri ile bu konuda iletişim kurabildin. Kaç kuş yakalayabildin yani kaçı olumlu baktı, kaç civciv var?"

Bu sözler ne cinsel içerikli bir fıkradan ne de erotik bir filmden alındı.

Bu geçen hafta elime geçen bir videodan sadece bir kaç cümleydi.

Videoda sarışın zarif bir bayan. Hareket halindeki kameraya saçlarını hafif dağıtarak söylüyor. Üzerindeki dekolte elbisesinden ve şuh gülüşünden çok, anlattıkları yani kuş, civciv ve taş dikkat çekiyor.

Önce çıkaramadım bu videonun içeriğini ve anlamını.

Sonra devamını izleyince bunun Körfez sermayeli bir bankanın özel bankacılık biriminin başındaki yönetici hanım olduğunu anladım. Bu video şube personellerine gönderilmiş.

Kuş olarak anlatılan banka müşterisi. Yani sizler bizler. Maaşını o bankadan alan, parasını mevduat olarak oraya yatıran insanlar. Yine "müşteri velinimetimizdir" felsefesinden yolunacak kuş olarak görünme noktasına gelmişler.

Civciv satılan ürün ve yumurta ise bankanın elde ettiği gelir.

Bir banka müşterisi olarak bu videoyu izledikten sonra bir üzüntü, dahası tiksinti duydum.

***

Daha önce personeline "müşteriyi kucağa oturtma" konusunda eğitim veren bu banka, "müşterinizi tehnada kıstırın" diye de talimat yazmıştı. Nitekim BDDK bu konuda yasal işlem yapmıştı.

İşte bu videonun kahramanı olan hanım bankacı(?) da aynı bankadan.

Müşteriyi o kadar aşağılıyor ki, onu bir kuş olarak görüyor. Müşteriye taş atmak, civciv çıkarttırmak ve yumurta elde etmek.

Yazıklar olsun(!) bankacılık mesleğini bu hale getiren yabancı sermayeye.

Bankacılık mesleğinin itibarını görüyor musunuz?

Bankacılık meslek olmaktan çıkmış, Galata Köprüsü'nde "hap yap para kap" tarzı iş yapanlara benzemiş.

Her mesleğin bir ahlakı vardır.

İnsanlardan o işi, o mesleği yaparken ahlakı ile yapması istenir.

Nitekim bankacılık sektörünün de bir ahlakının olması lazım.

Elbette bu işi ahlakı ile yapan bazı bankalar var.

Bankacılık alt kültürüne sahip yöneticilerin başında olduğu bankalarda gerçekten iş ahlakını görebiliyoruz.

Bir de sektörden olmayan, yurt dışında okumuş ve tepeden vinçle getirilmiş bazı kişilerin yönetici olduğu bankalarda maalesef iş ahlakını görmek mümkün değil.

Bu video bankacılık mesleği için utanç belgesidir.

BDDK veya hükümet bu konuda ne yapabilir ki?

Zorla bu yabancı sermayeli bankaya ahlak dersi veremez ya!

Bu etik olmayan müşteri politikasına, dahası bankacılık ahlakına müdahale etmesi gereken Türkiye Bankalar Birliği'dir.

Bugün bu banka gibi bazı bankalar bankacılık mesleğinin onurunu ayaklar altına alıyor.

Vatandaş artık banka şubelerine girdiğinde korkuyorsa ve acaba benden ne alacaklar diye ödü kopuyorsa bu mesleğin ahlakı için bir şeyler yapılması lazım. Ben bu Körfez sermayeli bankanın adını buradan yazamıyorum. Çünkü çıkartılan bir yasa, değil bankanın aleyhinde yazmayı "tuvaletleri kirli" bile demeyi suç sayıyor.

Bu video, geçen yılı itibar yılı ilan eden banka için itibarsızlığın ve kalitesizliğin belgesidir.

Artık birilerinin bu bankaların politikalarına dur deme vakti gelmedi mi?

Yazarın Diğer Yazıları