Ders kitaplarından Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucu lideri Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk'ün, ilke ve inkılaplarının çıkartılması karşısında Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli sessiz kalıyor.
Her ne kadar MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, Akhisar'da, "Mustafa Kemal Atatürk bilhassa bugünlerde çocuklarımıza, gençlerimize çok daha ayrıntılı bir millî şuurla öğretmemiz gereken en önemli millî değerlerimizin başında gelmelidir" dedi ama yeter mi? Yetmez.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çok sert tepki göstermesi de gerekmez mi? Gerekir.
Ancak Anayasa değişikliği konusunda AKP'ye müthiş bir asist yaparak 16 Nisan referandumunda Türkiye Cumhuriyeti'nin en önemli kazanımı olan demokratik parlamenter rejimin kaldırılarak tek adam rejimini sağlayan Devlet Bahçeli artık AKP'nin icraatlarını eskisi gibi eleştirmiyor her nedense.
Nedenlerin başında ise muhaliflerin kurultay toplama girişimlerinin AKP desteği ile hukuk dışı yargı kararları ile engellenmesi geliyor.
Genel Başkanlık koltuğunu korumak uğruna AKP'ye Başkanlık rejimi sağlayarak vefa borcunu ödediği siyasi kulislerde vurgulanıyor.
16 Nisan, MHP ve Devlet Bahçeli politikaları için tam bir milattır. Dün söyledikleri ile bugün söyleyemedikleri arşivlerde bulunmaktadır.
Bugün ders kitaplarına yansıyan Atatürk konusunda AKP, 2012 yılında yönetmeliği değiştirince Devlet Bahçeli 17 Eylül 2012 tarihinde bakın nasıl sert tepki koymuştu:
"Daha vahim bir çürümüşlüğe imza atan AKP hükümeti, ders kitapları ve eğitim araçlarında olması gereken niteliklerden "Atatürk İlke ve İnkılapları"nı çıkararak nerede durduğunu, nasıl bir örümceklenmiş bir kafa yapısıyla hareket ettiğini ispatlamıştır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e sırt çeviren, ama Recep Tayyip Erdoğan'a kucak açan yeni eğitim ve öğretim sisteminin, Türkiye'yi parti diktasının kör kuyularına sürüklediği afaki bir değerlendirme olarak görülmemelidir.
Türkiye'yi felaketler yumağına teslim eden hükümet, vicdansız ve art niyetli eğitim politikalarıyla da yarınlarımızı karartmaya odaklanmıştır."
Merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "dün dündür" derdi ya.
Devlet Bahçeli'nin AKP yerine CHP'ye muhalefet yapmasını Devlet Bahçeli'nin dün söylediği sözlerle bugün söylediklerini de yazarak eleştirmiştim.
Bahçeli Kılıçdaroğlu'nun, "Türkiye'de can ve mal güvenliği yoktur" sözlerini ağır şekilde eleştirince, "Bahçeli'deki büyük dönüş" başlıklı yazımda "dün ne demişti" diyerek benzer cümleyi 16 Nisan referandumundan önce defalarca söylediğini MHP resmi web sitesindeki arşivinden alarak ortaya koydum.
Keza CHP liderinin "Adalet" yürüyüşünü en ağır şekilde eleştiren Bahçeli'nin yine 16 Nisan'dan önce yaptığı Meclis grup toplantılarında "Adalet" olmadığını vurgulayan görüşlerini de aynı şekilde yazdım.
Bugüne gelince AKP iktidarının okulların müfredat programından ve ders kitaplarından Atatürk'ün, ilke ve inkılaplarının çıkartılması karşısında Devlet Bahçeli bırakın serti tek bir kelime dahi açıklama yapmadı ya da yapamadı.
Çünkü bugün AKP'nin destekçisi olan Bahçeli'nin yarın ise başkan yardımcılığı hedefi vardır.
