Liderler Fox'ta Meral Akşener'i konuk etti. Kanalın kurmayları yine "sebilhane bardağı" gibi dizilmişlerdi. İYİ PARTİ'nin Cumhurbaşkanı Adayı'ndaki en büyük değişim "slogan laflar" üretme yeteneğini geliştirmesi. Örneğin "Maddi değerler pahalanırken, manevi değerler ucuzladı" diyebildi. Tabii ki hedefinde Erdoğan vardı.
Ak Parti'nin en önemli stratejisinin kendisini 2. tura bırakmamak olduğunu anlattı. Yandaş kamuoyu araştırmacılarının "talimatlı anketleri"nin bu çalışmaların en önemli unsuru olduğunu belirtti.
Tüm yıpratma çabalarına rağmen yıkılmadığını anlattı. Dayanıklılığı için verdiği örnek güzeldi; "Acı patlıcanı kırağı çalmaz".
En renkli muhabbet
İsmail Küçükkaya'nın, genel yönetmeni Doğan Şentürk'ün sarı-lacivert kravatını gösterip konuyu futbola getirmesi havayı değiştirdi. İlginç diyaloglar başlattı. Akşener'e "Siz hangi takımını taraftarısınız?" sorusuyla merakla beklenen cevap geldi; Galatasaray. Sebep olarak "Oğul Akşener'in bu liseden mezun olması" gösterildi. Daha da ilginç açıklamalar bundan sonra sökün etti. Babaannenin "Torunspor"u tuttuğu itiraf edildi. 80 yaşındaki kadıncağızın fanatizmi için "Gelin de onu maç izlerken seyredin" dendi.
Meral Bacı iyi konuşur. Doğal haliyle sade vatandaşa sempatik geldiği kesin. En başta da hemcinslerine.
Hakan Bayrakçı'nın aylar önce koyduğu teşhise katılıyorum. "Türkiye'deki pembe nüfus kâğıtlıların en az üçte biri Akşener'e oy verecek" demişti. Zaman içerisinde bu oranın arttığını rahatlıkla gözlemliyorum. Tüm engelleme ve karartmalar sonuç vermedi. Hatta geri tepti diyebilirim.
Yıldızlardan
Temel Karamollaoğlu, bu defa NTV'deydi. Saadet Partisi Genel Başkanı'nın başında bulunduğu siyasi oluşumun atağa kalktığı, hatta koştuğu fark ediliyor.
Dikkat ediyorum, Karamollaoğlu stratejik konuşuyor. Hiç açık vermiyor. En başta da Güneydoğu kökenlilerin sözcüsü gibi. Akıllı laflar sarf ediyor. SP, yakın dönemde Ak Parti için en büyük rakip. Millî Görüş'çülerin eski-yeni adresi burası. Aslında buna "kürkçü dükkanına dönüş" diyebiliriz.
***
İki çipli makine
İhsan Aktaş'ı nerede görsem kaçırmıyorum. Bunun iki nedeni var. Önce Seçme Saçmalarına biraz gülmek için. Diğer konuysa ümit meselesi; "ne zaman gerçekleri söyleyecek". Bir gün ağzından hakikatlerin duyulacağını sanıyorum. Hani bir laf vardır; "Ümit fakirin ekmeği. Ye Memet ye". Kamuoyu anketçisi kartvizitli Aktaş'ın müdahalelerine dikkat edince, onu çok eski tip bulaşık makinelerine benzetiyorum. Hani şu iki programlılar. Vakti zamanında ancak bu kadar hafıza yerleştirilmişti. Bunlarda plastik tabakla kristal bardak aynı anda yıkanır. Sonuçta leke izleri olduğu gibi kalır. Ancak kolay kolay arıza yapmazlar. Öyle veya böyle hep çalışırlar.
Yeni takviye
CNNTÜRK'teki Türkiye'nin Gündemi'nde konuklarından biri yine İhsan Aktaş'tı. Her zamanki gibi her olumsuzluğu getirip CHP'ye yamadı. Bu partinin Kandil operasyonuna da karşı olduğunu söyledi. Bir ara içimden "Hay kafana CHP kadar taş düşsün" diye geçirdiğimi itiraf etmeliyim. Aktaş'a da bir soru sormak istiyorum; "Ağzından yansız birkaç kelime çıkabilecek mi?"
Aynı programda yer alan Özden Zeynep Oktav'ı atlamayayım. Bu hanım da İhsan Aktaş'ın dört programlısı. Hanımefendi, devamlı olarak hükümetin büyük başarılarını saymakla yetindi...
***
Bir uzman
Çetiner Çetin, onlarca güvenlik danışmanına birkaç tur atacak kadar bilgili. HaberTürk'te her izlediğimde yepyeni şeyler öğreniyorum. Mesela Kandil'deki PKK Polit Bürosu'nun güneye kaçtıklarını. Daha önemlisi, bu kanlı örgütün 40 yıllık gizli belgelerinin de taşındığını. Bunlar arasında AB ve ABD'deki iş birlikçiler de var.
PKK'nın Kandil'de elektrik ürettiği bir barajının bulunduğunu kaç kişi biliyordu? Türkiye'nin bayrak dikmeyi hedeflediği Kaletoka'nın Osmanlı'dan kalma bir kale olduğu bilgisi de yeni.
***
TRT Spor'da MHK Başkanı Yusuf Namoğlu'nun konuşmaları aklımda. VAR'ı -Videolu Kontrol Sistemi- anlatırken dünya kupasından söz etmişti. Bunu test etmemiz için sadece sekiz gün kaldı. Namoğlu'nun yerinde olsaydım, bunlarla uğraşacağıma kamuoyunda kendisine duyulan tepkileri ölçtürürdüm. Acaba destekleyeni kaldı mı?
***
Türk sporunun acı kaybı
Türk futbolunun önemli ismi Ümit Kayıhan Hakk'a yürüdü. Bu değerli spor adamı efendiliğiyle de tanınmıştı. Son dönem ekran yorumculuğu yapıyordu. Kayıhan'ın ailesine yakınlarına ve futbol camiasına başsağlığı diliyorum. Mekanı Cennet olsun.
