AKP’nin asıl korkusu ve koyun yılı!
Haberi BBC’de gördüm. Hong Kong Özerk Yönetimi Başkanı Leung, koyun yılına giriş dolayısıyla yayınladığı mesajda artık eylemlerin geride bırakılması ve “uyumlu davranarak birlikteliğin sağlanması” çağrısında bulundu. Leung, halka “Koyun gibi olun” dedi.
Pekin tarafından desteklenen Leung, protestocular arasında “kurt” lakabı ile anılıyor!
***
Bilindiği gibi Çinliler 12 hayvanlı takvimi Türklerden almıştır. Göktürk anıtlarındaki yazıtlarda da bu takvim esas alınmıştır. Takvimin M. Ö. 2367 yılında başladığı kabul edilir.
Göktürk yazıtlarında Bilge Kağan, halkın nasıl bir karaktere sahip olması gerektiği konusunda “Tanrı kuvvet verdiği için babam kağanın askeri kurt gibi imiş, düşmanı koyun gibi imiş” der.
Yani Türkler açısından, koyun gibi olmak pek olumlu bir kabul değildir.
Fakat AKP iktidarı, bir taraftan Suriye için savaşçı yetiştirirken diğer taraftan İç Güvenlik Yasa Tasarısı ile halkı koyunlaştırmaya çalışıyor!
ABD Savunma Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, Suriyeli muhaliflere, Türkiye, S. Arabistan ve Katar’da silahlı eğitim verileceğini, henüz 1200 kişi tespit ettiklerini, belirtirken “Bu grupların bazıları hakkında derin bilgiye sahip Türkiye gibi ülkeler var ve onlar bize kaynak sağlamada yardımcı oldu” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Şafak Pavey ise “Hükümet güvenliğimizle gerçekten ilgileniyorsa, hepimizin selameti için radikal teröre, IŞİD’e karşı hazırlayacağı güvenlik paketini bekliyoruz” dedi.
Pavey, “Hükümet’in, Suriye’de uyguladığı planın parçası olarak son dört yıldır ülkemize taşınan çoğu Çeçen ve Libyalı 50 bin civarında profesyonel cihatçı Türkiye’ye yerleştirilmiştir. IŞİD, Hükümet tarafından nasıl bu kadar pervasızca desteklenmektedir?” gibi sorular da sordu.
* * *
AKP iktidarı, içerideki tepkileri de polise hâkim yetkisi vererek sindirmeye çalışıyor. Ahmet Davutoğlu, hâlâ gerçek dışı, yanıltıcı beyanlarda bulunuyor ve sanki yasak değilmiş gibi “molotof kokteyli yasaklanacaktır” diyebiliyor. Yine “Genç kızlarımızın belediye otobüslerinde o güzel yüzlerini yakan molotof kokteyline kimse cevaz veremez” diye istismarda bulunuyor. O molotof kokteylini bir devlet görevlisinin attığını söylemiyor nedense..
Davutoğlu, “Şehirlerimizin ateşe bulanmasını mı istiyorlar, Kobani eylemlerindeki o görüntülerin tekrar mı yaşanmasını istiyorlar? Kılıçdaroğlu, Türkiye’deki insanları direnişe çağırmaya kalkmasın, o direnişin altında kalır. O zaman bütün bir millet ayağa kalkar, molotof kokteylini savunanlara karşı kendi sokağını, şehrini savunur” diye tehditlerde bulundu!
Davutoğlu, Devlet Bahçeli’ye de “Eğer millete seslenmek istiyorlarsa barış dili, sevgi dili kullansınlar, Vandalların, şiddet yanlılarının dilini değil” diyerek Tayland Başkanı gibi bir mesaj verdi.
* * *
Davutoğlu, asıl korkularının ne olduğunu ise şöyle açıkladı:
“Kim, toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkını istismar ederek elde molotof kokteyli, yüzde maske, demir bilyeler, taşlar, sopalarla bir kalkışma psikolojisiyle halkı silahlı mücadeleye tahrik ederek şehirlerimizi Suriye, Irak şehirlerine döndürmeye çalışırsa, devlet, o devlettir ki buna karşı hiç tereddüt etmeden tedbir alır ve alacağız.”
AKP, şehirlerimizin Suriye, Irak şehirlerine döndürülmesinden korkuyor!
Ne oldu? MİT Müsteşarı, çözüm sürecinden ümidini kesip istifa edince ve Kandil’in de Abdullah Öcalan’ı dinlemediği ve baharla birlikte saldırıya geçebileceği ortaya çıkınca mı akılları başlarına geldi?
Hayır hayır... AKP iktidarı, vatanın bölünmesinden endişe eden kitlelerin harekete geçmesinden korkuyor. Böyle bir durumda Türklerin kurt gibi olacağını biliyorlar. Şimdiden koyunlaştırma tedbirleri alıyorlar.