AKP'nin Afrin'le dirilişi!
R. T. Erdoğan "Afrin Zaferi"ni partisi için "diriliş" ilân etti. Kurduğu cümle şöyle: "Artık metal yorgunluğu yok. Afrin'le beraber şimdi diriliş hareketi yeniden başladı."
Daha önce metal yorgunluğundan bahsediyordu. Demek ki ayağa kalkmak için bir "zafer" gerekiyormuş. Ama...
"Diriliş" dersen, öncesinde bir "ölüm" var demektir. (Kur'ân-ı Kerîm'de 100'e yakın ayette, önce ölüm hatırlatılır, sonra diriliş.)
"Ak Parti Ordusu", topunu tüfeğini aldı, sınırımızı geçti, Afrin'e girdi ve parti dirildi!
"Diriliş"in Ak Parti Genel Başkanı'nın aklına nereden geldiğini de söyleyeyim: "İslâmcı" kesimde, "diriliş" bir koddur
Sezai Karakoç'un başlattığı hareketin adı "Diriliş"tir. Karakoç, bu adla dergi çıkarmış, bu adla parti kurmuştur.
(Ara not: Sezai Karakoç, İkinci Yeni şairleri içinde ayrı bir yer tutar. Yeni "İslâmcı şairler"in alt alta abuk sabuk kelime sıralayarak yazdıklarını şiir diye "satma"ya kalkmalarının esasında Sezai Karakoç'un mayası vardır. Ancak, yeniler, Karakoç'u kavramaktan uzak, çok kötü taklitçilerdir. Karakoç soyadlı dört şair daha var: Bahattin, Abdurrahim, Ertuğrul, Mehmet Nafiz. Dördü de kardeş. Maraşlılar. Sezai Karakoç Diyarbakır-Ergani'de doğmakla beraber, bir tarafıyla Maraşlıdır. Ortaokulu orada okumuştur.)
Sezai Karakoç'un "Diriliş Hareketi" dar alanda ses vermiştir. R. T. Erdoğan'ın dilinden, Ak Parti'ye mal edilmesi öyle zor olmayacaktır. Zaten halk "diriliş"e teşne... "Diriliş-Ertuğrul" dizisinden nasıl devlet kurulduğunu, nasıl hayat bulunduğunu biliyor.
Afrin ve diriliş... İlk işittiğimde şaşırmıştım.
"Beka"dan bahsediliyordu. Sınırlarımız korunmazsa bekamız tehlikede idi. R. T. Erdoğan, partisinin dirilişi için Afrin'i milât aldıysa demek ki, "beka"dan kastedilen Ak Parti. Türkiye'nin yarıdan fazlası şimdi, "Ak Parti'nin bekası"na karşıyız deyip kenara mı çekilecek?
Ak Partililer, kabul etmeliler ki, "Afrin+zafer+diriliş=Ak Parti" hesabı halkı böler. Ana Muhalefet Partisi CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "diriliş" kodundan hareketle çok ağır ifadeler kullandı, "Kalkmış bir laf ediyor. Son derece üzdü beni; 'Artık metal yorgunluğu yok, Afrin ile beraber diriliş hareketi yeniden başladı'. Yani 'Askerleri gönderdik onlar şehit oldular, malı biz götürüyoruz'." dedi.
Ya ordumuzun önü kesilseydi, netice alınamasaydı, "mağlubiyet" demeye dilim varmıyor, neticesiz harekât Ak Parti'nin mi olacaktı? Ülkeyi yönettikleri için başarısızlık da elbette, onlara yüklenilecekti; bununla beraber üzüntüsünü hepimiz hissedecektik. Zafer bütün Türkiye'nindir. Hükûmet edenlerin de muhakkak bir payları vardır ama Türkiye adına hareket ettiklerini akıldan çıkarmamaları gerekir; zaferde primi hak etmişlerse halk bunu hesaba katacaktır.
Madem "Afrin+zafer+diriliş=Ak Parti"... Neden erken seçimden uzak duruluyor? Anlaşılan şu anda yaptırdıkları kamuoyu yoklamaları, "zafer"le başlattıkları "diriliş hareketi"nin, Ak Parti İttifakı'nın oylarını yükseltmeye yetmediği görünüyor.
Meselemiz şu parti, bu parti olmamalı; partiler üstü düşünebilmeliyiz, körü körüne muhalefetten, körü körüne destekten uzak durmalıyız.
Bir partiye mal edilen zafer, tehlikelidir; herkesi yaralar.