Ekonomi ve dış politika sorunlarını çözeceklerini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Sadece 4 yıl istiyorum. Korkunun, çatışmanın olmadığı Türkiye sözünü veriyorum. Sözüm sözdür” diye konuştu.
Haber: Hanife Açıkalın
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Grup toplantısında partiye katılan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) eski başkanı Çetin Osman Budak’a rozetini taktı. Konuşmasında “havuz medyası” na seslenen Kılıçdaroğlu, “Onlar saldırdıkça bizim iktidar yolumuz açılıyor. Biraz daha saldırmazsanız namertsiniz siz. Ama biz iktidar olduğumuzda kimsenin gazetesine el koymayacağız, herkes özgürce yayınını yapacak ama bir şeyi kesinlikle yapacağız. O gazetelere giden hortumları, sözüm söz keseceğiz” dedi.
Eren’i unutmadı
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın HDP heyeti ile Dolmabahçe’de geçen cumartesi günü yaptığı görüşmeye ve açıklamaya da değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “On maddeyi de okudum. İçinde, özgürlük diyor, barış diyor, her şey diyor. Özgürlük, barış geldi de biz karşı mı çıktık. Peki bu şifreli metnin arkasında ne var? Onu bilen var mı? HDP ile AKP bir birini suçlamaya başladı. Nedir bu olay? Bu anlayışla barışın geleceğine inanmıyorum. Güvensizlik üzerine inşa edilen bir süreç, Türkiye’ye barış getirmez. Hemen arkasından açıklama yapıldı, ’Barışın önündeki en büyük engel, AKP’dir’diye. AKP’den açıklama yapıldı, ’En büyük engel HDP’dir’ diye. Açık söyleyeyim; AKP ile HDP arasında bir seçim iş birliği var ve bu işbirliğini götürmek istiyorlar.”
Sorunu biz çözeriz
Kılıçdaroğlu, sorunu çözecek tek partinin ise CHP olduğunu belirterek, şöyle devam etti: “Bu sorunu çözmek için adres Kandil veya bir başka yer değil, adres TBMM’dir. Son yapılan açıklama hükümetin açıklaması mı? Hayır. Abdullah Öcalan’ın açıklaması. Bu sorunu çözmek isteyenler 4 şarta uymak zorundadır. Bir; samimi ve dürüst olacaksınız. Samimi ve dürüst değiller. İki; gizli kişisel bir ajandanız olmayacak. İki tarafın da gizli, kişisel ajandaları var. Üç; millete izah edemeyeceğiniz angajmanlara girmeyeceksiniz. Öyle angajmanlar var ki anlaşılıyor ki açıklama yapmaktan korkuyorlar. Dört; CHP’ye ve diğer muhalefete bilgi vereceksiniz. Bu dört şarta uyarsanız bu sorunu çözme noktasında sağlıklı bir iradeyi ortaya koyarsanız.” Türkiye’nin dış dünyada itibar kaybettiğini, uzun yıllarda elde ettiği kazanımlarının birer birer elden gittiğini ileri süren Kılıçdaroğlu, “Kimin yüzünden? Çapsız bir dışişleri bakanının ve çapsız bir başbakanın yüzünden. Ben Davutoğlu’na çapsız demiştim, Davutoğlu beni mahkemeye vermişti, ’nasıl bana çapsız der’ diye. Mahkeme de beni haklı bulmuş, davayı reddetmiş. Böylece onun çapsızlığı mahkeme kararıyla da tescillenmiş oldu” diye konuştu.