Abdullah Gül sonunda patladı
Eski Cumhurbaşkanımız Gül, kendisinden umulmayan bir çıkış yaptı; "OHAL bir an önce kaldırılsın". Yıllar yılı mutedil olarak tanınan birinin, adeta patlaması iyi incelenmeli. Durdu durdu da niye şimdi infilak etti? Son FETÖ operasyonunda en büyük darbeyi Kayserili iş adamları yedi de ondan mı dersiniz? Kimi bin kimi on bin kişiye imkan tanıyan holdinglerin sahip ve yöneticileri önce gözaltına alındılar. Gül'ün ilk serzenişine burada tanık olduk; "Dilerim bu mezalim fazla sürmez". Bir kaç tahliyeden sonra, bu sefer tutuklamalara yönelindi. Yetmedi, insan gücü olarak kalabalık
-çok da başarılı- holdinglere kayyum atamalara geçildi. Hemşehrilerinin yakınları Abdullah Gül'ün kapısına dayandılar. "Sesimiz ol" çıkışlarına başladılar. Eski Cumhurbaşkanının bu konuda kamuoyuna yansımayan gayretlerini biliyorum. Koyduğu bütün ağırlığa rağmen sonuç alamadı. Nihayetinde de, "OHAL artık sona ersin" çıkışında bulundu. Burada, uzun gözaltı sürelerinin bitirilmesi ve mallara el koymanın önlenmesi çabasını görüyoruz.
Hükümetin, Gül'ün uyarısını dikkate alması gerektiğine inanıyoruz. Ak Parti içinde Gül'le aynı düşünceleri paylaşanların sayısı az değil. Şimdilik hafif sesle konuşulan bir konuyu da iletelim. Abdullah Gül'ün başına geçebileceği ve Bülent Arınç ile Ali Babacan gibi isimlerin yer alacağı yeni bir siyasi oluşumun önü kesilmek isteniyor. Parasal desteği sağlayacak kişiler bu şekilde devre dışı bırakılmakta. "Kayseri'ye indirilen balyoz sırf bu yüzden" diye düşünenlerin sayısı bir hayli fazla. Bundan sonraki gelişmeleri bu açıdan izlemekte de yarar var!
Bu olmadı
Çoktandır Balçiçek İlter'in oturumlarını seyretmemiştim. Açığı kapatmak için Haber Türk'e geçtim. Diğer ekranlardan farksız bir tartışmaya başlandı. Ne zaman ki, Balçiçek'in ağzından "Bu HSYK'nın seçimi nasıl oluyor?" çıktı, zapladım gitti. Şimdi "Cahiller anlasın diye öyle konuştum" demekle aklanamaz. Eğer HSYK'nın statüsünü bilmiyorsan, orada işin ne? Dersini çalışmadan başarı elde edemezsin.
...
NTV, Yakın Plan'ını dönüşümlü yönetmeye başladı. Ahmet Arpad iyi. Simge Fıstıkoğlu başarılı. Asıl görevi "gececilik" olanı ise Ergun Kaftancı Ağabeyimin tanımlamasıyla "olmasa da olur" diyeceğim.
...
Şirin Payzın'ı çokça yazdım ama küçük bir notla devam edeceğim. Bu kız, Ne Oluyor'u alışkanlık haline getirdi.
Futbolun Turan Sineması
Türkiye Kupası maçları hız kazandı. Bu durumun aSpor'a yaradığı kesin. Vefa Lisesi yıllarımda Şehzadebaşı sinemalarının uygulamalarını futbolda izlemeye başladık. Turan başta Ferah ve diğerlerinde 5 film oynatılırdı. aSpor'da da 5 maç yayınlanıyor. Üstelik, müsabakanın biri uzatmaya gidince, aynı anda ekranda iki maç seyrediyoruz. Bunun ilk örneği Trabzon-Ardahan ve Samsun-Diyarbekir oldu. aSpor ekibinin başarısını da atlamayalım.
...
Lig TV'deki "Günün Konuğu" zenginleşti. Ömer Güvenç bu kez Sanlı Sarıalioğlu ve Gökmen Özdenak'ı birlikte misafir etti. Cemil Turan, B. Mehmet (Oğuz), Yusuf Tuna ve Vedat Okyar'la ilgili anılara daldılar. Gökmen'in "Benim lakabım ayıydı" demesi ve onunla ilgili hatıralarını aktarması kahkahalarla karşılandı. Öte yandan Ömer Güvenç'in, Aybars Hünalp'la birlikte telefonuna teşekkür ediyorum. Aybars, şair ve yazar Ayhan Hünalp büyüğümün oğludur. Bir gönderme de şarkı sözü arayanlara; "Vapur Düdükleri"ne mutlaka göz atmalılar. Burada Ayhan Hünalp'ın olağanüstü dizelerini bulacaklardır.
***
ÖZEL NOT: Yrd. Doç. Dr. Göktan Ay önemli bir konuya değiniyor. Üniversitelere bağlı Sanatçı-Öğretim Elemanlarının "Haziran teşvikleri"nin hâlâ verilmediğini belirtiyor. İnsaf, neredeyse Eylül ayını bitiriyoruz.